10 Mayıs 2012 Perşembe

Güntekin Onay'a Acı Kahveler

Güntekin Onay'a acı kahveler

Güntekin Onay'ın da final maçında dillendirdiği bir hadise vardı, Bilbao ortalamanın çok altında bir yaşla mücadele ediyordu ve neticede mücadelesini verdiği de kulüpler bazında alınabilecek en büyük ikinci kupaydı... Güntekin Onay fırsat bu fırsat diyerek Türk kulüplerine de salvolarını savurdu... Yanlış anlaşılmasın, amacım kesinlikle Güntekin Onay'ın zat'ına hitabet değil! Sadece madem o dillendirdi bu mevzuyu, "kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla" sözünü hayata geçirmek istedim. Madem ki Türkiye'deki futbol otoritelerine Bilbao'nun genç kadrosunu gösterip sözlerini sakınmadı Sayın Onay...

(...)

devamı Sporx'te...

3 yorum:

  1. Aslına bakarsanız Metin Tekin ile birlikte yer aldıkları bir programda Güntekin Onay, Futbolumuzu, Alt liglerini çok iyi bildiği ada futbolu ile karşılaştırmış ve sizin saptamalarınıza oldukça benzer saptamalarda bulunmuştu. Bir bakıyorsunuz Jack Wilshere gibi bir futbolcu 16 yaşında Premier Lig düzeyinde sert bir ligde oynarken, Mami denenmiyor bile, 25 yaşındaki oyuncularımıza genç diyoruz, tecrübesiz diyoruz, Fletcher Türkiye'de olsa hiçbir takımımız eminim oynatmazdı, Bank Asya'da oynarsa şanslı olurdu falan da dedi ki Türk Takımları Josico gibi oyuncular getirdiler, yıllık maliyeti 1 milyon Euro olsa bu parayla mükemmel bir genç takım oluşturabileceğime inanıyorum demişti... Gazetecilerin köşe sevdasına benzetmişti hatta gençlere güvenilmeyişini! Olimpiyat sistemine yakın bir sistem gelebilir bile demişti ki bildiğiniz gibi 23+ olan sadece 3 futbolcu ile mücadele edebiliyorlar. Tabii ki sadece 3 oyuncu olması düşünelemez ama bu tarz bir sistem gelebilir. Benim söylemek istediğim Güntekin Onay bence burada yanlış bir örnek olmuş.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim sorunum Güntekin Onay ile değil ama Sayın Yüksel... Maç esnasında kuru kuru gençlik edebiyatı yapan herkesle. Bahsettiğiniz programı izlemedim, ama benim yaptığım saptamalar atla deve değil vicdanı olan herkesin dillendirmesi gereken mevzular. Ben Güntekin Onay'ı çok çok sevip sayarım, sadece binlerce insanın naklen izlediği bir maçta bu kadar üstünkörü bir edebiyat yapmasını yakıştıramadım kendisineş...

      Sil
  2. :) Sayın Yüksel'e gerek yok. erdost kafi ama siz bilirsiniz tabii :D

    Kesinlikle değindiğiniz konular çok çok önemli. Ben de dillendireni de yererek yazmış olduğunuza değindim. Onun dışında sevip saymak eleştirmemek gereği getirmez elbette.

    Bu edebiyat bir tek bununla da ilgili değil, daha önceden de konuştuk; özenti bir sistem arayışı var. Alt yapıya milyon dolar vererek hoca getirmek ve bir tane oyuncu çıkarmamak gibi bir şey sözünü ettiğiniz u18 olayı da...

    MoneyBall filmi de aslında "scout" açısından yenilikçi ve deneysel olunabileceğini gösteriyor... Fakat biz de her şey doğaçlama...

    YanıtlaSil

Sizin de söyleyeceğiniz şeyler var ise, eklemekten çekinmeyin lütfen...