30 Nisan 2012 Pazartesi

2. Grup Pamuk İpliği!



TFF 3. Lig'de 1. ve 3. gruplarda küme düşecek ve play off'a kalacak takımlar yüzde doksan ihtimalle belli oldu ancak bitime iki hafta kala, 2. Grup'ta hala işler "biraz" karışık...

Grupta Nazilli Belediyespor geçtiğimiz hafta şampiyonluğunu ilan ederek direkt 2. Lig'e yükseldi. 2.,3.,4. ve 5. takımın play off oynayacağı düşünülürse; Keçiörengücü ve Belediye Bingölspor'un 63'er, Kahramanmaraş ve Yalıspor'un 59'ar puanı var. 6. sıradaki İstanbulspor ise 57 puanda seyreylemekte...

Kalan maçlara baktığımızda Keçiörengücü sondan üçüncü Arsin'le ve play off hattında kalmak isteyen Kahramanmaraş ile oynayacak. Bu iki maçı kaybettiği taktirde, alttan gelen takımların iki maçta 6 puan çıkarma ihtimali iddialı ve güçlü Keçiörengücü'nü play off dışına itiyor.

Keza Belediye Bingölspor da Kahramanmaraş ve Kilimli Belediyespor ile oynayacak. Kilimli'nin de durumu kritik olduğu için tam bir "final maçı" olacak! Yalıspor'un fikstürü biraz daha rahat: Karsspor ve Ergani. Kritik durumdaki Kars'a karşı kaybetse dahi, sonuncu Ergani'yi illa ki yener ve en azından sıralamasını korur.

Geriden gelen İstanbulspor ise iddiasız iki ekiple; Orhangazi ve Batman Petrolspor'la oynayacak. Şüphesiz zor maçlar geçirecek ama üstündeki kulüplerle kıyaslanırsa en rahat fikstür onda!

Dibe geçecek olursak; küme düşmeyi garantilemiş olan Ergani ve Kepez Belediyespor haricinde son iki bilete hemen hemen altı aday var: 35'er puanlı Arsin ve Oyak Renault, 36 puanlı Kars, 37 puanlı Küçükçekmece ve 39'ar puanlı Kilimli Belediye ve Orhangazi. (Ki peşinen belirteyim, 39 puanlı takımların düşme ihtimalini çok ama çok düşük görüyorum ama futbol bu...)

Arsin 2. sıradaki Keçiörengücü ve 39 puanlı Orhangazi ile oynayacak; Oyak Renault şampiyon Nazilli ve orta sıra takımı Maltepe ile oynayacak; Karsspor play off iddiasındaki Yalıspor ve düşmemek için oynayan Küçükçekmece ile mücadele edecek; Küçükçekmece ise iddiasız Sivas 4 Eylül Belediyespor ve Karsspor maçlarıyla ligi noktalayacak.

Bu durumda tek bir nokta dikkatleri çekiyor: 39 puanlı Kilimli Belediye'nin maç fazlası var ve son hafta maçı Belediye Bingölspor ile!

Nereden bakarsanız bakın, tüm takımların bir şekilde ligin sonuna kadar mücadele vermesi gerekiyor ve farkı yaratacak olanlar, beklenmedik puan kayıpları olacak...

Derince Belediyespor: 7 Beyköy Belediyespor: 5







*Son yıllarda bu kadar tuhaf, kırılma anları bu kadar çok, bu kadar gel-gitli bir maç izlememiştim. Bu sezon ilk kez bir BAL maçına gittim. Maç öncesinde maçın önemine binaen az gollü bir maç olabileceğini düşünmüştüm fakat tam tersi oldu. Bunda iki takımın da maç boyunca çok kötü defans yapmalarının etkisi olduğunu söyleyebilirim. Bu iki takım da gerçekten kötü oyunlarıyla beni şaşırttılar.


*İlk yarı, takımların birbirini henüz tartmaya başladıkları dakikalarda Derince adına maçın vasat isimlerinden 5 numara ile kaleci arasında yaşanan anlaşmazlık sonucu, bu büyük hatayı Bahadır değerlendirdi ve Beyköy 1-0 öne geçti.
*İlk yarı boyunca Derince duran bir iki duran top dışında fazla etkili olamadı.




*İkinci yarıya ise Derince hızlı girdi. 46. dakikada sağdan yapılan ortayı bomboş durumdaki Mehmet Akdemir kafa vuruşuyla ağlara gönderdi: 1-1



*Derince sağdan 7 soldan 11 numara ile çok etliki oldu ikinci yarı. Golün hemen ardından 7 numaranın bir topu da direkten döndü. 70. dakikada Derince golcüsü Samet Deşiş sahneye çıktı: 2-1 
 
Gol anı




*Maç böyle bitti derken 90. dakikada Beyköy hücumunda sağdan yapılan ortaya iki oyuncu yükseldi, seken topa arka direkte bomboş pozisyonda olan Tuna vurdu ve skor 2-2’ye geldi. Bu golden sonra maç yaklaşık 5 dk durdu.



*İlk uzatmanın sonunda tam Beyköy yorulmaya başladı derken Derince tabiri caizse taçtan gol yedi. Uzun taç atışı sonucu seken topu Derinceli oyuncu kendi kalesine gönderdi: 3-2


*Bu andan sonra Derince doldur boşalta geçti. 120. dakikada kazanılan serbest vuruş maçın henüz bitmediğinin habercisiydi ve skor 3-3 oldu...

Gol videosu


*Penaltılarda mükemmel bir performans gösteren Derince kalecisi ilk iki penaltıyı kurtararak Derince Belediyespor’u 3.Lig'e taşıdı.


*Maçın hakemi saha içinde iyi bir maç yönetti. Sert geçen maçta kartlarını kullanmaktan sakındı.Fakat tribünlerde, yedek kulübelerinde olan olaylara müdahale etmemesi eksikliğiydi diyebilirim.


*Sonucun genel bir değerlendirmesini yapacak olursam seneye Derince Belediyespor’un kadrosunun çok büyük bölümünün yenilenmesi gerektiğini düşünüyorum. (Maç boyunca hakemle uğraşan, oyundan çıktıktan sonra tribünleri kışkırtan ve hakemi etkisi altına almaya çalışan Derince gol kralı Samet Deşiş de dahil). Derince Belediyespor tribünlerınden (maç 1-1’e geldiğinde dahi) sahaya yağan maddeler, Derinceli taraftarların da profesyonel bir lige ne kadar amatör kaldıklarının göstergesiydi.


*Maç sırasında gözüme çarpan ilginç bir detay oldu. Skor 3-2 Beyköy lehineyken sakatlanan Beyköy 6 numarası sedyeyle saha kenarına alındı. Bu oyuncu tedavisi bittikten sonra kale arkasından oyuna girmek için hakemden izin istemeye çalıştı. Tam bu sırada yaklaşık 60 metre depar atan takım arkadaşı ‘’Ulan burda oyuna mı girilir!’’ diye kolundan tuttuğu gibi 4. hakemin yanına getirdi. Gerçekten tuhaf bir andı.

Yazı: Ahmet Sakızcıoğlu

"O An"


Beykoz tribün lideri Turgay Gençdoğan play out kurasını çekiyor...

... Alibeyköy!

29 Nisan 2012 Pazar

Kasımpaşa AŞ: 1 Kayseri Erciyesspor: 0


* İki hafta sonra "Bu maç Kasımpaşa'yı şampiyon yaptı" diyeceğiz.


* Kasımpaşa da, Erciyes de ileri hatta çok etkisizdi. Kasımpaşa'da Dimitrov ve Atilla Yıldırım'ın uyumsuz ve top ezen oyunları; Erciyes'te ise Gökhan Kaba, rakip defans Luiz Henrique'nin markajı altında ezilip gitti.


* Orta sahalar çok fazla oyundan düştü ve bu da çok atak izletti bize ama ataklar genelde anlamsızca sonuçlandı... Hele Kasımpaşa'nın kaçırdığı goller; giremediği pozisyonlar son dönemde yaşanan gol kısırlığını özetledi.


* Erciyes'te ise kadro gerçekten iyi ve uyumluydu lakin sonuca etkileyebilecek ismin olmayışı, sıralamadaki yerlerini de açıklıyordu.


* Wasswa orta sahada top kapma işini kotarıyor ama pas çıkarırken çuvallıyor. Bir de şutları var ki, evlere şenlik. Ama rakibi yıpratıyor... Hakkını verelim. Hanni'yi ise çok methediyorlardı, Abdülhamit'in burnuna bilerek dirsek attığı pozisyon haricinde sahada yok gibiydi...

** işte o pozisyon **

* Kasımpaşa'nın yabancıları ise orta karardı. Sarmov sahada yok gibiydi, Dimitrov'a pas veren yoktu.. (Acaba takımda sevilmiyor mu?) Luiz Henrique ise işini eksiksiz yaptı ama bire bir savunma olayına da karşıyım... Zamanında bu tarz işleri Denizli'de Kratochvil'e Alex'i tutturarak yapıyorlardı. Şimdi ne Kratochvil kaldı ne Denizli...


* Hüseyin Yoğurtçu'nun bu sezonki ilk golüydü. İşin ilginci geçtiğimiz yıl Mersin formasıyla attığı tek gol de Kayseri Erciyes maçındaydı fakat o gol kendi kalesineydi. Bu kez kaleyi tutturdu... Uzaktan vurduğu top defansa da çarpıp kaleciyi kontripiyede bırakarak ağlara gitti.


* Erciyes ikinci yarı defans güvenliğini boşverip ya herro ya merro yaptı. İddia ediyorum Kasımpaşa forvetinde Ümit Karan benzeri bir oyuncu olsa maç rahatça 3 farka koşardı ama Gökhan Güleç'le, Dimitrov'la anca son dakikalarda 1-1 korkusu yaşadılar... Transfer şart.


* Erciyes'in kadrosu gelecek seneyi kaldırır. Ama ola ki Kasımpaşa Süper Lig yolu tutar, kadroyu sil baştan yapmaları gerekecek... Bunu da tüm samimiyetimle söylüyorum.


* Herkes elini kalbine koysun: Semtinin takımı şampiyonluğa koşarken tribünü boş bırakıyorsan ne zaman dolduracaksın?


* Hakemi vasat buldum. Pozisyonları çok süzemedi gibi geldi... Gözünün önündeki faullere, penaltı pozisyonuna, ikili didişmelere çok seyirci kaldı.


* Metin Diyadin, bu sene şampi...

28 Nisan 2012 Cumartesi

Kasımpaşa AŞ - Kayseri Erciyesspor {maç öncesi}


* Bu sezon Bank Asya'da iki maça gitmişiz, ikisi de 3-2 bitmiş. (Kasımpaşa-Sakarya / Güngören-Giresun) İstikrar sürsün, Türkiye büyüsün.

* Kasımpaşa 55 puanla liderin 3 puan gerisinde. Lider bu hafta Tavşanlı Linyit deplasmanında, benim tahminimce puan kaybedecek gibi... Zira ikinci sıradaki (bir puan fazlalı) Konya da evinde Adana'yı ağırlıyor ve çok büyük bir mucize olmadıkça berabere bitecek bir maç gibi gözüküyor. Yani, Erciyes maçının önemi Paşa için artıyor!

* Kasımpaşa evinde sekiz galibiyet, dört beraberlik, üç yenilgi istatistiğine sahip. Erciyes'in deplasmanda beş galibiyet, dört beraberlik ve altı mağlubiyet grafiği var...

* Son beş maçta Kasımpaşa mağlubiyet, beraberlik, galibiyet, mağlubiyet ve galibiyet alarak çıktı. Bu mağlubiyetlerin sonuncusu lider Elazığ'dandı. Son galibiyetini ise Sakarya karşısında 2-1'le alan Kasımpaşa'nın gol yollarında sıkıntı yaşadığını gözlemlemek mümkün. Ki bu sezon için genel bir sorun gibi gözüküyor...

* Erciyes ise son beş haftada benzeri bir istatistik yakalamış: Mağlubiyet, galibiyet, mağlubiyet, galibiyet, beraberlik. Daha moralli olmaları lazım ve play off iddiaları da olmadığı için psikolojikman daha rahattırlar diye tahmin ediyorum.

* Maçın hakemi Mustafa İlker Coşkun, Ankara Bölgesi'nden; 1. Lig'de tecrübeli, Süper Lig'e ısındırılıyor diyebiliriz. Son olarak Türkiye Kupası'ndaki Karabük - Fenerbahçe maçında dördüncü hakem olarak görev alsa da, sıklıkla Bank Asya 1. Lig görevleri gözlemlenebiliyor. Maçın gerilimi arttıkça kartlarını kullanmaktan çekinmiyormuş gibi bir istatistiği de var. Halihazırda son yönettiği Akhisar Belediye - Kartalspor maçında tam dokuz sarı kart çıkartmış... Yarın göreceğiz nasıl bir yönetim sergileyecek...

Bank Asya 1. Lig 32. Hafta Müsabakası
Kasımpaşa AŞ - Kayseri Erciyesspor
Recep Tayyip Erdoğan Stadyumu
29.04.2012 | 14.00

İstanbulspor AŞ: 1 Keçiörengücü: 0



* Bir şeyi anlamıyorum: Maç iddaa listesinde değil, yani herhangi bir maçla çakışma ihtimali yok. Aynı gün bu ligin sahalarında başka maçlar yok ve üstüne üstlük hava çok da soğuk/sıcak değil... Neden 15.30'a alınır bu maçlar? Taraftar yaklaşık 14.30'dan 18.00'a kadar gününü mahvetsin diye mi? Garip!


* Keçiörengücülü bir futbolcu 13. saniyede yere yığılarak sezonun en erken "zaman geçirme" eylemini sergilemiş olabilir. Kaldı ki, maçın kalanı boyunca çok da farklı bir tavı sergilemediler.


* İstanbul içeideki sekizinci galibiyetini, Keçiörengücü ise dışarıdaki yedinci mağlubiyetini aldı.

** iptal edilen gol **

* Aslında maçta öne geçen taraf Keçiörengücü idi. 4. dakikada gol atan başkent ekibinin golü ofsayt gerekçesiyle verilmedi. Bu pozisyon haricinde bir de 26. dakikada karambol pozisyonda İstanbulspor'un kendi kalesine gol atma girişimi oldu, çizgide kesen bir oyuncu olmasa maçı başkent ekibinin almaması için mantıklı bir sebep yoktu...


* İstanbulspor ise ikinci yarıda dirildi. Arif Güner'in teke tek pozisyonda aşırı oyalanarak gol fırsatını heba ettiği atağın haricinde ilk yarı dökülen Tayfun Karadağ'ın sağ kanattaki rakiplerine kurduğu aşırı üstünlük neticesiyle en az dört atak gerçekleştiren boğalar, kaderin bir cilvesi midir bilinmez; pozisyona girmeden golü buldu...



** gol sevinci **

* Maçta gerilimin iyice yükseldiği 60. dakikada korneri paslaşarak kullanan sarı siyahlılarda Tayfun Karadağ iki rakibinin arasından yaklaşık 20 metreden kaleye sert vurarak golü buldu ve skoru da belirledi.


* İlk dakikadan bitiş düdüğüne kadar, ağırlıklı olarak iki takım da adam paylaşımı ve alan kullanımında hatalar yaptı. İlk devrede pek işe yaramasa da bu hatalar, ikinci devrede bilhassa ev sahibi ekip lehine atak olarak sonuçlandı.


* İlk devrede çok lüzumsuz bir şekilde kırmızı kart gören Osman Berkay Özçelik, ilginçtir itiraz da etmedi; hatta ve hatta hakemin kart çıkarmasını beklemeden soyunma odasının yolunu tuttu...


* "Hakem" demişken... Bugün sahada çok etkisiz bir hakem vardı. Denizli Bölgesi hakemi Özkan Çeliker; oyuncuların çok etkisinde kaldı, bocaladı, vermediği faulleri yardımcısının ikazıyla verdi, düdükleri ve kartları geciktirdi... Standardı tutturamadı. Zaten boşuna değil, hep taraftarsız takımların maçlarına veriliyor. Hacettepe, Beylerbeyi, İstanbul vs vs. Bugün on kişinin etkisinde kalan hakem yarın bir gün yüzlerce taraftarla karşı karşıya kalsa maazallah o maçta şanzımanı dağılır...


* Keçiörengücü çok yatarak, çok itiraz ederek ve adeta beraberlik için geldiğini bağırarak oynadı. Dürüst olmam gerekirse, fiziki olarak takımı beğensem de oyun tarzını hiç beğenmedim...


* İstanbulspor'un oyununu da beğenmedim. Forvet hattında ayağı top tutabilen, hadi onu da geçtim kaleye düzgün şut çekebilen oyuncu yok! Bu halleriyle play offa kalsalar ne olacak? Seneye revizyon şart.


* İstanbul'un kalan maçları iddiasız iki ekiple. Orhangazi ve Batman Petrolspor. En zor maçlar iddiasız takımlarla oynanan maçlardır... Keçiörengücü'nün ise küme düşmemek için mücadele eden Arsin ve play off hattında kalmak için çabalayan Kahramanmaraş ile maçları var. Keçi play offu garantilemiş değil: Misal İstanbulspor, Yalıspor ve Kahramanmaraş kalan iki maçlarını da kazanır, Keçiören ikisini de kaybederse seyreyleyin cümbüşü. Neticede tüm sezona bedel bir maçtı, gülen taraf İstanbulspor oldu.


* Keçiören'de Ahmet Baykal'ı ve defansta Ferit Şener'i beğendim. Puana yetmese de iyi oynadılar. Bilhassa Ferit, sık sık ileri de çıkarak takımına her bağlamda katkı yapmaya çalıştı.


* İstanbulspor'da ise defansta Cemal İşleyen, hücumda ise Ali Işık ve Tayfun Karadağ'ı beğendim... Hoş, Ali ilk devre çok top ezdi ama elinden geleni yaptığını düşünüyorum; yedi kişiyle defans yapan bir takım karşısında hücum oyuncusunun işi zordur! Tayfun Karadağ da sıkça sağdan atıp soldan geçti ancak kendi attığı topları kendisi yakalayamadı...