Belediye Vanspor: 1 - Diyarbakır BŞB: 2

* Diyarbakır son üç haftada ikinci 90+4'teki golle galibiyetini aldı. Sondan gidersek; ikinci devre baskısını iyice arttırmış olan Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor, Van'ın yaptığı ölümcül hatayı affetmedi. 90+3'te kaleyi çarprazdan gören noktadan kullandıkları serbest vuruşta, defansın uzaklaştırmaya çalıştığı topu önünde bulan sarı-kırmızılı oyuncunun 15 metreden vuruşunda top ağlara giderek skoru belirledi.

* Peki maç nasıl başlamıştı? Dürüst olayım, Van'ın oyununu beğenirim. Bu hafta ilk kez ikinci devredeki maçlarda kötü oynadığına şahit oldum. Bunda çok etken vardı: Adam yokluğunda sağ bek İhsan Mert'in solda oynaması (ki çok iyi bir maç çıkardı) ama onun yerinde sağ bek oynayan (mevkisi de sağ bek olan Cihat Can Yiğit'in gerçekten kötü bir maç çıkarması, orta sahanın silikliği... Hepsi bu kötü oyunda pay sahibiydi. Tek bir artı vardı: Normal zamanda asla mücadele etmeyen Yaser Hacımustafaoğlu ve Umut Kekilli'nin(diğer oyuncuların oynamayışından kaynaklı) sahanın her yerine basan ayakları.

* Tek çiçekle bahar gelmez, tek oyuncuyla da galibiyet gelmez. Bu kadar net. Diyarbakır BŞB karşısında böyle bir rakip -büyük ihtimalle- beklemiyordu. Ama çıkıp takır takır topunu oynadı, her atakta sahada daha da büyüdü ve komik bir gol atıp üstünlüğünü perçinledi.

* Kontratakta ikiye bir yakalayan Diyarbakır BŞB'de oyuncu, arkadaşına pas verecek gibi yapıp kaleciyi üstüne çekti; şık bir aşırtma vuruşuyla topu ağlara yolladı. Burada dikkat çekici nokta diğer arkadaşının, topu kesmeye çalışan defansa usta işi müdahalesiydi. Neticede golü buldular...

* Buna cevaben gelen Vanspor golü ise daha ironikti. O dakikaya (37') kadar ve o dakikadan sonra da dökülecek olan Cihat Can Yiğit'in rakip kaleyi sol çarprazdan gören noktada aldırdığı serbest vuruş; bu vuruşta Umut Kekilli'nin şık pası ve karambolde Abdulaziz Demircan'ın kapattığı köşeye golü atan Vanspor... Çalışılmış bir pozisyon olduğu çok belliydi.

* İlk yarının kalan kısmı dengeli geçti. İkinci yarı da böyle geçer diye düşündük, yanıldık.



* İkinci yarı şöyle bir tablo vardı: Bocalayan bir Vanspor, atak yapan ve atakları gole çeviremedikçe stres yapan bir Diyarbakır BŞB. Van kalan maçlarında da böyle oynarsa işi zor. Ama eksikler döndüğünde de böyle oynar mı, oynamaz.

* Hele son on beş dakika, tamamen Diyarbakır atakları izledik. Havaya dikilen toplar, Van kalecisi Muammer Zülfikar Yıldırım'ın kurtardığı pozisyonlar, şık paslar, başarısız ortalar... Gol bağıra bağıra "Geliyorum" dedi ve geldi.

* Oyunun genel akışı haricinde, iki takımın da maç içinde orta pozisyonlarını heba ettiğini söyleyebiliriz. Diyarbakır'ın ortaları genelde ya çok ileri ya da çok geri düştü (hedefe göre); Vanspor'un ortaları ise Diyarbakır'ın gereğinden uzun kalecisinde kaldı.

* Taraftarlar aynı gün sahaya inip hakemin dövüldüğü (Kırıkhan-Kastamonu) ve 90+4'te tribündeki koltukların sahaya yığıldığı (Keçiören-Gümüşhane) maçların olduğu bir ligde gereğinden fazla centilmendi. Önce "Vanspor sen bizim kardeşimizsin"le başlayan tezahürat akını, "Diyarbakır sen bizim her şeyimizsin"e döndü. İki tarafın birbirine (aynı anda Diyarbakır ve aynı anda Vanspor) tezahürat ettiği dakikalar haricinde bir de ortaklaşa Bursa'ya ve Ankaragücü'ne sövdükleri anlar vardı...

* Liverpool'da Tottenham maçında sahaya giren kedi bir Liverpool efsanesi Shankly'e gönderme yapılarak Shanks adını alıyorsa; Van'ın iç saha maçındaki bu tekire de Vanspor efsanesi Zeki Yılmaz'ın adını vermeli...

* Diyarbakır'ı Bayrampaşa maçından bu yana daha diri buldum. Maç öncesi öngörüm şaşmadı, buldukları pozisyonları atmakta sıkıntı yaşıyorlar ama en azından atağa çıkarken top kaptırmak, defansta komik hatalar yapmak gibi özellikleri bu maçlık bir kenara kaldırılmış gibiydi. Tabii, rakibin etkisiz oyunu da bunda pay sahibi olabilir! Neticede, rotayı matematiksel ihtimallerinin sürdüğü liderliğe doğrulttular; keyifleri gıcır.

* Vanspor ise gelecek pazar oynayacağı Beşikdüzü maçıyla "tamam" ya da "devam" diyecek. Eksikler bahane olmaksızın yola devam edebilmelerini isterdim açıkcası. Maç öncesi konuştuğum İbrahim Kerimoğlu Hocam da rotasyon elemanlarına çok güvendiğini söylemişti ama onu şaşırttılar bence.

Maçta dikkat çeken oyunculardan bazıları şunlardı:

- Cihat Can'ın hatalarını çok iyi değerlendirip boşluklara sızabilen fakat verdiği paslarda veya açtığı ortalarda standardı tutturamayan; Bismil/1987 doğumlu Diyarbakır BŞB'nin Yeni Malatya'dan transferi Yusuf Yağmur.

- Turhan Hoca'nın Samsun'da da öğrencisi olan, maçta sık sık bindirmeleriyle rakibi yıpratan Merzifon/1989 doğumlu Şanlıurfa'dan Diyarbakır'a geçen Hakan Akman.

- Oyuna ikinci devre giren, ikinci devredeki etkisiz takım arkadaşlarına rağmen can-ı siperane oynayan Fransa'dan Erzincan'a gelip ülkeye giren; 1985 doğumlu (ne alakaysa 26 sırt numaralı) Vanspor oyuncusu Habip Tok.

- Sağ bekteki hatasız oyunlarına sol bekte tamamladığı 90 dakikayı da ekleyen fakat mağlubiyeti önleyemeyen tecrübeli Vanspor beki İhsan Mert.