2 Aralık 2012 Pazar

Hakeme Rağmen | Beylerbeyi 4 - 0 Kocaelispor

Kocaelispor, bu sezon izlediğim maçlarının içinde (Arsin, Yozgat, Gümüşhane ve Altınordu) en etkisiz oyununu bu maçta oynadı. Bu olayı da bir tek Doğan'ın yokluğuna bağlamamız kendimizi kandırmak olacaktır.

Buna mukabil Beylerbeyi de bu sezon izlediğim (Gümüşhane ve Erzurum BŞB) en etkili oyununu oynadı. Böyle bir bileşim olunca da fark doğdu. İşin ilginç yanı, iki sezondur sırt dayadıkları Hakkı İsmet Şimşek olmayınca iki sezonda aldığı en farklı ikinci galibiyeti alması olsa gerek. (Birincisi sezon başındaki 6-0'lık Mardin maçı) Demek ki farklı taktik varyasyonları da oluyor imiş...

Beylerbeyi 4-4-2 taktiğiyle; kalede Alptekin Teytey, defansta Ulaş Ali Çelik - Erhan Göç - Erdem Özkurt - Orkun Dervişler; orta sahada Alper Coşar - Mehmet Murat Uçar - Metehan Yatkın - Recep Doğan ve forvette de Anıl Gir - Aykut Karaman dizilişiyle sahadaydı.

Kocaeli fark yaratmaya aday 4-4-1-1'lik yaklaşımla sahadaydı. Kalede Rıza Altıntaş, defansta Koray Göksu - Ebubekir Şentürk - Osman Kandemir - Serhat Öztürk; orta sahada Sergen Yıldırım - Emre Akgün - Korhan İşeri - Sefa Narin; forvet arkasında Berkay Arslan ve forvette Barış Civelek oynuyordu.

Evvela Kocaelispor'a değinelim. Etkisiz oynadılar, evet. Tek bir istisna vardı sahada: Korhan İşeri. Korhan sol kanadı darmadağın etti! Atakları gol olmadıysa bunun tek sorumlusu ileride çoğalmayı başaramayan Kocaeli oyuncularıydı. Hatta bir atakta Korhan sinirlenerek eliyle "İçeri geçin içeri!" diye bağırıp içeriyi gösterdi. Bunu yaparken bir yandan ayağındaki topla kanatta sıfıra inmeye çalışıyordu, düşünün.

Kaleci Rıza'nın dengesizliğine ceza alanında rakibe tokat atıp penaltı kazandırtıp üç puandan takımı ettiği Altınordu maçında değinmiştim. 4-0'lık mağlubiyette belki ilk iki golde değil ama sonraki iki golde doğrudan payı vardı Rıza'nın. Pozisyon alımı, konsantrasyon, defansla iletişim... Hepsinden sınıfta kaldı.

Maç 1-0'ken lüzumsuz bir pozisyonda topu eliyle kesen ve ikinci sarı kartla takımını on kişi bırakan Ebubekir Şentürk'e söylenecek pek bir şey yok. Sezon başından beri mevkisi olmayan defansta oynayan bir oyuncu. Haliyle hata yapmaktan korkuyor, böyle olunca daha büyük hatalar yapıyor. Daha büyük hatalar yapınca böyle durumlar ortaya çıkıyor.

Yine de, skor 4-0 olduktan sonra bile sahada koşan, oyunu çirkinleştirmeyen bir Kocaeli vardı. Tebrik etmek lazım.

Beylerbeyi'ne gelelim.

Beylerbeyi'nde "deplasman golcüsü" Anıl Gir bu sezon ligdeki gol sayısını 6'ya yükseltti. İlk yarıda attığı iki golle hem ilk yarının skorunu belirledi hem de zor günler geçiren kulübünü biraz olsun rahatlattı. Attığı gollerde hep aynı taktiği kullanan genç futbolcu, defansın arkasına sarkıp dengesini kurduğunda yaptığı vuruşlarda hedefi hiç şaşırmıyor. Sıradan görünen atakları gole çevirdiğinde bilmiyorum, kendisi de şaşırıyor mudur? Son vuruşlarda bu kadar rahat olan bir forvete şahsen ben Üçüncü Lig'de pek rastlamadım.

İkinci devrede Mehmet Murat Uçar'ın kaleci Rıza'nın yanlış çıkış yaptığı pozisyonda boşalan kaleye karşı ceza alanının dışından, sağ çaprazdan yaptığı şık vuruş farkı üçe çıkarırken, skoru belirlemek sonradan oyuna giren Yeldar Yamaç'a kaldı. Yapılan bir ortada yaptığı kafa vuruşuyla topu tutmak için zıplayan ama yanlış zıplayan Rıza'yı ve topu kaleye sokan Yeldar geçtiğimiz sezon Anadolu Üsküdar derbisinde attığı golden beri ilk kez gol atmış oldu.

Beylerbeyi, Üçüncü Lig'de pek görmediğimiz şekilde rakibini izletmiş. Belli oluyordu. Zira çoğu maçlarda heyecanlı oynayıp sık sık açık veren kırmızı yeşilli ekip, Kocaelispor'un oynamasını bekleyip rakibinin açıklarından gol atmayı tercih etti. Bu bilinçli bir hamleydi. Dahası, doksan dakika boyunca atak oynamayı başardılar. Direkten dönen, az farkla dışarı çıkan üç topları vardı...

Bunun yanı sıra sahada dengesiz, iktidar düşkünü; otoriter olmaya çalışırken komik duruma düşen bir hakem vardı. Bu sezon Beylerbeyi'nin 1-0 kaybettiği Yimpaş Yozgat maçında da düdük çalmış olan Ali Adıgüzel, ilginç kararlarıyla ev sahibi ekipten gene tepki topladı. En az üç pozisyonda önce devam dediği faul pozisyonlarında avantaj kuralını uyguladığında Beylerbeyi'nin gol pozisyonu yakalayabileceğini görünce devam eden oyunu durdurmaktan beis duymayan Ali Adıgüzel, Beylerbeyi'nin bir golünü de ofsayt gerekçesiyle vermezken iki penaltı pozisyonunu da es geçmeyi tercih etti. Bu olumsuz koşullara rağmen Beylerbeyi futbolcuları hakemi bahane etmeden doksan dakika boyunca oynayıp net bir galibiyet elde etmeyi başardı.









Murat Uçar - gol sevinci

Yeldar - gol vuruşu

Dördüncü golden sonra yıkılıp kalan Rıza

kaledeki yalnızlık

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sizin de söyleyeceğiniz şeyler var ise, eklemekten çekinmeyin lütfen...