29 Ocak 2012 Pazar

Kocaelispor: 2 Çorumspor: 3


* Klişespor: "Çorum kaçtı, Kocaeli kovaladı." veya "Atamayana atarlar"


* Bir şeyi çok samimi olarak merak ediyorum, Çorumspor gelirken üç puan alabileceğine inanıyor muydu? Kadro olarak hemen hemen denk oldukları Kocaelispor karşısında o kadar beraberliğe yatkın bir oyun içindeydiler ki, gol attıkça şaşırdırlar; şaşırdıkça gol attılar.


* Çorum'un kadrosu için de bir parantez açmak lazım. Defansta Oğuz Özden ve Ali Koçak iyi yer tutuyorlardı. Takım halinde defans ve takım halinde hücum yapabildiler. Yenilselerdi veya puan kaybetselerdi bunun tek ama tek sorumlusu on beş metre uzaktan aynı tarzda iki gol yiyen kaleci Emrah Yılmaz olurdu.


* Kocaelispor neden kaybetti peki? Birincisi; son vuruşları yapamadı. İlk devre dünyaları kaçırdı. Bire birdi iki net pozisyonu, yapamadığı son paslarla da üç pozisyonu harcadı. Golleri de karambol pozisyonlardan veya resmen rakibe zorla gol attırarak yediler.


* İlk dakikalarda Çorum'un bir golü ofsayttan iptal oldu. Beş dakika sonra hemen hemen aynı tarzda attılar, bu kez sayıldı. Çorumspor'un ataklarda öne çıkan isimlerinden Erol Topaloğlu ortaladı, ceza alanından üç kişinin arasından sıyrılıp bir kafa vuruşuyla kaleciyi kapattığı köşeden avladı Çorumsporlu futbolcu.


* Kocaelisporlu çocuklar çok teknik oynamaya çalışıyorlar. Atikler. Ama nafile! Bir pozisyonda rakibi adeta bakkala yollayıp ceza alanına giren futbolcu tükenip topu ayarsızca tepeye atıyor mesela. Kaptan Korhan geçen haftaki Urfa maçındaki gibi gene kritik bir anda bire birde kaleciye nişanladı...


*Kocaelispor'un golleri güzeldi. Baktılar uzaktan vurunca gol oluyor, son on beş dakika hep uzaktan şut attılar; üçü de gol oluyordu çektikleri şutların ama kaleci bir şekilde uzaklaştırmayı başardı.


* Burada bir nokta dikkat çekiyor: Tamam, maddi olarak zayıf olduklarını biliyoruz ama rakibi hiç mi analiz edecek elemanları yok? Kalecinin böyle goller yediğini bilmeden maça çıkılır mı? Yazık...


* Tribün iyice sahipsiz kalmış. İki tezahürat yapıyorlar, sahadaki emniyet görevlileri tezahüratları ağızlarına tıkıyor. Taraftar kadar emniyetçi var; atarın giderin bini bir para. Yazık...


* Çorumspor kalecisi en az dört dakika yatmaktır, yavaşlatmaktır her türlü oyuna girişti; Çorumlu oyuncular değişimlerde toplam üç dakikayı aşkın süre boyunca "yediler". Yedek kulübesinde birkaç oyuncu sürekli tribünü tahrik etti. Başta da sorduk: Çorumspor gelirken üç puanı hayal ediyor muydu acaba?


* Hakem Emre Kosif için de bir paragraf ayırmazsam hatrım kalır. Avantaj kuralından bihaber, uygulamasından ayrı bihaber; her pozisyonun gereğinden fazla içinde (üç tane pas/orta ona çarpıp sekti mesela); oyunu kontrol etmekten ve taçı korneri süzmekten aciz bir yönetim sergiledi. Son yönettiği maç 11 Aralık 2011'de Vanspor-Kastamonuspor maçıydı (O maçta tribündeydim. Vanspor'u katletmişti) Burada akıllara bir soru işareti geliyor: Düşme hattının en tehlikeli maçı, dinlenme evresinden yeni çıkan bir hakeme verilecek kadar değersiz midir? Peki, bu durum TFF'nin, MHK'nin falancanın filancanın çok umrunda mıdır? Geçelim.



* Kocaeli taraftarları bir ara "Adana Demirspor" tezahüratı yaptı. Yeni bir dostluk mu doğuyor?

* Kocaelispor ilk golünü 54. dakikada attı. Zaten 54. dakikadan sonra dört gol oldu sahada. İki takım da elinden geleni yaptı; vermeyince Mabut, neylesin Mahmut...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sizin de söyleyeceğiniz şeyler var ise, eklemekten çekinmeyin lütfen...