29 Ekim 2013 Salı

Köşe Gönderi: Satır'pasları

"Köşe Gönderi: Satır'pasları"

soL Gazetesi | 29.10.2013

2. ve 3. Lig’de çeşitli “satır’pasları” gerçekleşti bu hafta. 9. hafta maçlarının oynandığı haftada en büyük sürpriz, namağlup Bandırmaspor’un yenilmesi oldu. Mağlubiyet sonrası Bandırmasporlular sosyal medyada hakeme ve rakip Alanyaspor’a aşırı tepki gösterdi.

(...)

http://www.alperkaya.org/kose-gonderi

28 Ekim 2013 Pazartesi

Ankaragücü Tanju Çolak'ını Buldu


Ankaragücü'nün bu sezon transfer ettiği Levent Kale, çıktığı tüm resmi maçlarda gol atarak yakalanması güç bir istatistiğe imza attı.

İlk olarak Türkiye Kupası'nda Karaman Belediye karşısında forma şansı bulan Levent, iki gol birden atarak doğum gününde takımına tur atlattı. Ardından başkent derbisinde 59. dakikada oyuna dahil olup 1-0'lık Bugsaş galibiyetinde takımının tek golüne imza attı. 2-1 sonlanan Altınordu maçında 90+3'te attığı şık kafa golüyle galibiyeti getiren isim olan Levent, bir sonraki hafta da benzeri bir başarıyı göstererek son dakikalarda attığı golle 2-1'lik Kızılcahamam galibiyetinin mimarı oldu. Son haftada eski takımı Pazarspor karşısında da perdeyi açan isim olan Levent Kale, hesaplara göre bir tur atlattığı başkent temsilcisine tek başına yedi puan kazandırdı.

26 Ekim 2013 Cumartesi

Şampiyonluk Şarkısı'nı Kim Besteledi?

Ankara’nın sarı-laci’si Ankaragücü’sü, yıllardan sonra ilk kez “şampiyonluk şarkıları” söylemeye başlarken parlak boyalı, rengarenk tablonun o berrak görüntüsünün ardındaki fırça izlerini iyi sorgulamak gerekiyor.
Ankaragücü sezona İstanbul Güngörenspor’a 1-0 yenilerek başlamasına karşın sonrasında sıraya 6-0’lık Eyüp ve 2-1’lik Diyarbakır BŞB galibiyeti, 1-1’lik Körfez beraberliği; 2-1’lik Nazilli Belediye, 1-0’lık Bugsaş, 2-1’lik Altınordu ve Kızılcahamam galibiyetleriyle yola devam etti. Nihayetinde bugün (26.10.2013) oynadığı maçta taraftarının önünde Pazarspor’u 5-0 gibi sükseli bir skorla mağlup etmeyi başardı.
Bir maç fazlası olmasıyla birlikte en yakın rakibi Bandırmaspor’a dört puan fark atan Ankara’nın 100 yılı aşkın tarihi olan köklü temsilcisi bu yüksek puan reytingine sahip süreç boyunca değişik bir görüntü çizdi.
Diyarbakır BŞB maçında 1-0 öne geçmesine rağmen skorun 1-1’e gelmesine engel olamayan Ankaragücü, Mehmet Çakır’la 60. dakikada bulduğu golle galibiyete ulaşmıştı. Keza 1-1’lik Körfez beraberliğinde de öne geçen taraf sarı lacivertli başkent temsilcisiydi. O maçı çevirmeyi başaramayıp iki puanı çimene gömmüş olan Ankaragücü bir sonraki haftada Nazilli karşısında 2-0 öne geçecekti. 2-1’e gelen maçın son anlarında sıkıntılı bir periyot yaşasa da galibiyetle sahadan ayrılacaktı.
Ankara derbisinde Bugsaş karşısında, “doğuştan Ankaragüçlü” olan golcüsü Levent Kale’nin tek golüyle 67. dakikada skoru belirleyip galip ayrılacaktı Ankaragücü. Güngören mağlubiyeti haricinde ilk kez Altınordu karşısında geri düşmesine rağmen önce Umut Nayir ile skoru eşitleyecek, uzatma dakikalarında Levent Kale’nin golüyle galibiyete uzanacaktı.
Sezonun ikinci Ankara derbisinde grubun güçlü ekiplerinden Kızılcahamam ile gol düellosuna dönen maçta öne geçen Ankaragücü olacak ancak dört dakika sonra skora denklik gelecekti. Uzatma dakikalarında sezonun en formda ismi Levent Kale bir kez daha sahneye çıkacak ve penaltıyla galibiyeti getiren golü atacaktı.
Son haftada ise ligin yeni temsilcilerinden Pazarspor karşısında, geçtiğimiz sezon Pazarspor’u neredeyse tek başına sırtlayan Levent Kale’nin bu kez Ankaragücü adına attığı golle öne geçen sarı lacivertli ekip, ilk devreyi 3-0 önde kapatıp ikinci devre rölantide götürdükleri maçtan 5-0 gibi sükseli bir sonuçla galip ayrılacaktı.
Güzel, özlenen bir tablo. İronik bir şekilde iki yıldır alt yapı oyuncularıyla mücadele eden Ankaragücü’nü, alt yapısından yetişmiş yeni transferi Levent Kale sırtlıyor; tecrübeli oyuncularla genç isimler çok başarılı bir şekilde maçı kotarıyor ve özlenen, “öne geçen” Ankaragücü portresi var. Oynanan oyun çoğu zaman kısır bir görüntüye girse de teknik direktör, eski kaptan, Hayati Soydaş’ın eldeki malzemeyle yaptığı en lezzetli yemek “şampiyonluk” olacak gibi görünüyor.
Ancak bu berrak, rengarenk tablonun arkasında beliren fırça izlerini iyi irdelemek icap ediyor. Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek’in destekçisi olduğu Başkan Mehmet Yiğiner o kadar büyük bir darboğazdaydı ki, amatör statüden bir takım alıp “borçsuz Ankaragücü” yaratmayı planlıyordu. Gazete arşivlerinde, verdiği demeçler hâlâ sıcaklığını koruyor.
Peki ne oldu? Ankaragücü çekişmesinde Melih Gökçek’e karşı yargıda Gökçek’i yenerek üstünlük sağlayan eski Ankaragücü başkanı Cengiz Topel Yıldırım belediye başkanlığına adaylık fikrini dillendirince Ankaragücü’nün borçları üç günde kapandı, transfer kilidi açıldı ve transferin son gününde nice futbolcuyla anlaşma imzalandı…
Gecekondu tribünü başta olmak üzere çoğu Ankaragüçlünün sevgisini kazanan Cengiz Topel Yıldırım’ın adaylık iddiasını saf dışı bıraktırabilmek için transfer kilidini Melih Gökçek açtırtmıştır diyebilir miyiz? Diyemeyiz. Net bir kanıtımız -şimdilik- yok ancak bugüne kadar Ankaragücü özne olduğunda Gökçek’in yaptıkları ortadayken, bu “şampiyonluk koşusu”nun mimarı, şayet bu iddia doğruysa, bizzat transfer kilidini açan kişi midir yoksa o kilidi açtırtan Cengiz Topel Yıldırım mıdır; bu da daima bir soru işareti olarak kalacak. Bizim gönlümüzün cevabı belli ama tarih hangisini kabul eder, bu muamma.
Fotospor | 26.10.2013

21 Ekim 2013 Pazartesi

Başın Öne Eğilmesin...


Diyarbakır BŞB'nin Vanspor'dan transferi Ali Kurt, 3-0'a gelen skor karşısında objektiflere böyle yansıyor. Bu görüntü sonrası Ali iki gol atıp maçı 3-2'ye getirecek ama bu çabası puana yetmeyecek.

19 Ekim 2013 Cumartesi

Sakaryaspor Bile Yıkamamıştı

1997’de Kupa Galipleri’nde 1. Tur’da National Bükreş’i o statta 1-0 yendiler. 1996’da İntertoto’da grup maçlarında Hibernian’ı o statta 5-3 mağlup ettiler. 1993’te henüz Mourinho tercüman iken Sporting Lizbon’la o statta 0-0 berabere kaldılar.
Süper Lig’deki son maçında Trabzonspor karşısında mucizeyi gerçekleştiremezken, stat çatısına çıkıp birbirini kovalayan taraftarlara o stat şahitlik etti; keza o stat peş peşe düşüşlere de şahitlik edecekti.
Geçtiğimiz sezon nispeten iyi bir sezon geçirip 3. Lig’de kalan Kocaelispor o statta yedi galibiyet, beş beraberlik, beş de mağlubiyet görmüştü. Ki sezona -3 puan cezasıyla girmesine rağmen 40 puan toplamayı başarabilmesinde iç sahadaki galibiyetlerin payı çok büyüktü…
Halihazırda o stat daha bir buçuk sene önce Tepecik karşılaşmasında dünyanın en hızlı hattrickini de izletmişti az sayıda taraftara… (13.05.2012 | Kocaelispor 3:2 Tepecikspor)
Bir önceki sezonda aldığı 10 galibiyetin 8’i, o stattaydı ki peş peşe 12 maçta o statta bileğini büken çıkmamıştı Yeşil-Siyah Fırtına’nın!
Üstelik tarihinin en kötü dönemlerini yaşayadururken o statta ezeli rakibi Sakaryaspor bile yıkamamıştı Körfez’i… (15.12.2010 | Kocaelispor 2:0 Sakaryaspor)
Efsane pankartlara tanıklık etti koca stat…
“Türkiye’ye bakan Kocaeli, bir Kocaelispor’a bakamadı”dan tut; rakibin (Adana Demir) açtığı “Sensiz Bir Lig Olmaz Olsun Kocaeli”ye kadar…
Yıkılmadı işte, o tezahürattaki gibiydi sözün özü: “Körfez’im bak işte, Hodri Meydan her zamanki yerinde”. Bin elden uğraştılar, yıkamadılar. Dimdik ayakta kaldı. Günü geldi, pankartlar dile geldi, Kocaelispor değil oynayacak idman yapacak tesis bulamaz oldu tabir-i caizse “kaldırımda oynadı”; günü geldi, peş peşe mağlubiyetlere kapılıp gitti ve sezonu sadece iki galibiyetle / üstelik – 100 averajla / kapattı ama hiç kilit vurdurmadı kapıya. Hiç “evde yokuz” olmadı.
Şimdi diyorlar ki; stadı yıkacaklarmış, AVM yapacaklarmış. Daha geçen yıl kentin avmden bozma mekanının çatısındaki yangını söndüremeyenler, yeni avm yapacaklarmış. Outlet’i sinek avlarken, avm dikeceklermiş tam göbeğine stadın.
Daha geçen yıla kadar idman tesisi olmayan takımın, şimdi bir de evini yıkacaklarmış. Ama güzel bir haberleri varmış: 33 bin kişi kapasiteli yeni stat yapacaklarmış. Deprem yüzünden iki yıl önce tribünleri yıkılan Vanspor stadına halen tribün yapamayanlar diyor bunu.
Sakaryaspor bile yıkamamıştı, onlar yıkacaklar şimdi.

Fotospor | 19.10.2013

17 Ekim 2013 Perşembe

Öğütülemeyen Futbolcular

Alt liglerde öyle bir sirkülasyon var ki; çok başarılı olmanız çoğu zaman “her şey” değil. Hatta hemen hemen hiçbir zaman başlı başına bir şey değil! Öyle olmasa Pazarspor’u sırtlayıp play off finallerindeki golleri de dahil toplam 12 golle takımın en skorer ismi olarak mütevazi Rize temsilcisini şampiyonluğa ulaştıranLevent Kale, transferin son gününe kadar bekler miydi?
Ancak bazı isimler var ki, yaşlarının da avantajıyla, öğütülmeleri çok kolay olmuyor. Umarım olmaz da!
Geçtiğimiz sezonun devre arasında Altay’a transfer olan, yarım devreye de dört gol sığdıran; bu sezona ise altı maçta altı golle iyi bir başlangıç yapan Murat Uluç mesela. Orta sahanın solunda oynayan tecrübeli isim, siyah-beyazlıları sırtlamakla meşgul bu sıralar…
Timur Kosovalı keza, yeni transfer olduğu bir takımda; daha önce oynamadığı bir ligde klasını göstermekle meşgul! Altı maçta altı gol istatistiğiyle fırtına gibi lige giriş yapan Bandırmaspor’un yeni transferi Almanya doğumlu. Geçtiğimiz sezon Kayseri Şeker formasıyla 22 gole imza atmıştı… Özellikle son haftada oynadığı Tepecikspor maçında yarım voleyle tersten gelişine attığı golle milli takımın “yaratıcı forvet” ihtiyacını giderecek bir izlenim yarattı… Konuşmak için erken (kime göre) ama Ümit Karan kadar şık gollere imza atması muhtemel bir topçu. Almanya havası, adamı forvet mi yapıyor acaba?
Geçtiğimiz pazar gününe değin ligde dört maçta ve Türkiye Kupası’nda bir maçta hiç gol yememiş olan Çankırıspor’un geçtiğimiz sezon 16 maçta oynayıp altısında hiç gol yememiş olan kalecisi İbrahim Karaca da Türk futbolunun kaleci yetiştirilmediğine dair girdiği sendromundan çıkması için ilaç gibi görünüyor. (Geçtiğimiz hafta Aydınspor’dan 3 gol yemişti)
Bir de hiç mağlubiyet tatmamış bir kaleci var: İstanbulspor’un Karagümrük’ten transferi Volkan Canbolat. Altı maçta sadece beş kez gol yedi, bunların ikisini son haftada 10 kişi kaldıkları Yozgat maçında kalesinde gördü. Takımının dört galibiyet, iki beraberlikli liderliğinde büyük pay sahibi; şüphesiz…
Altınordu’nun Galatasaray apoletli, Bayrampaşa’nın şampiyonluk kadrosundan hatırlayabileceğiniz, genç müdafaa oyuncusu Sinan Osmanoğlu da geçtiğimiz sezon golcü kimliğine kavuşmuştu; bu sezon da henüz altıncı hafta olmasına karşın birisi kafayla olmak üzere iki gole ulaştı. İki sezonda peş peşe iki farklı takımla (Bayrampaşa-Altınordu) Üçüncü Lig’de şampiyonluk tadan ender futbolculardandır kendisi…
Yazının başındaki Levent Kale’ye gelirsek; transfer sezonunu umutsuzca geçirirken transferin son gününde alt yapısından yetiştiği Ankaragücü’ne imza attı ve takımdaki ilk maçında, üstelik doğum gününde, iki gol birden atmayı başardı.
Yatırımını spora yapan oyuncu, bir şekilde bu sistemden sıyrılmayı başarıyor. Kendisini geliştirmeyi kafaya koyan ve her maça farklı bir motivasyonla çıkmayı başaranlar her sezon bir kez daha “doğuyor”. Ancak sistem öyle bir halde ki, bu kadar üst düzey olmanız bile yetmiyor. Bu düzeni getirtenler, nasıl akıl etmişlerse bir yaş sınırı icat etmişler; dünyanın hiçbir yerinde emsali olmayacak şekilde koşul iyileştirmesi (antrenman sahası, tesis yapılaşması, futbolcu gelişimi vs) takip etmeksizin 25 yaşından 30 yaşına kadar futbolcuları “kontenjana” sokup 3. Lig’de her takımda bu yaş aralığında sadece altı futbolcu bulunduruluyor, ki bunların da sadece dördü ilk on sekize alınabiliyor…
Futbolcu öğütmeye yönelik bu sistem hiç mi meyve vermiyor, derseniz; basit birkaç istatistik verelim:
*U21 Milli Takım kadrosunda hiç 3. Lig oyuncusu yok.
*U20 Milli Takım kadrosunda hiç 3. Lig oyuncusu yok.
*U19 Milli Takım kadrosunda hiç 3. Lig oyuncusu yok.
“Sistem” bu kadar matahsa, niye bu yokluk hâli baki kaldı? Yoksa olan sadece insan haklarına aykırı bu uygulama yüzünden işsiz kalma tehlikesi yaşayan ve karın tokluğuna İkinci Lig’de oynamak zorunda kalan futbolculara mı oldu sadece? Ki o da, şanslıysa. Yoksa işsizlik denilen hadise, futbolunun baharındaki oyuncuların kapısını şiddetle çalıp evlerine çöreklenmeye devam mı etmeli?

(Fotospor / 11 Ekim 2013)

9 Ekim 2013 Çarşamba

Erzincanspor Karanlıkta Kaldı

Bölgesel Amatör Lig 4. Grup’ta mücadele eden, teknik direktörlüğünü Hikmet Şıktaşlılar’ın yaptığı yarım asıra yakın tarihi olan Erzincanspor’un tesislerinin elektrikleri kesildi. Sezona maddi sıkıntılarla giren, sadece 20 futbolculuk bir kadroya sahip Erzincan temsilcisinin iki dağ arasında kalan tesislerinde borçtan dolayı elektrikler kesildi. Takım, idmanları ve tesislerdeki akşam yemeklerini jeneratör yardımıyla sürdürüyor.
Kulübün, 2012 yılında da dört yıllık borç nedeniyle elektrikleri kesilmiş; futbolcuların mum ışığında oturdukları görüntüleri ses getirmişti.
Grubundaki 14 takımın 6’sının belediye takımı olmasıyla, rakiplerinin maddi güçleri karşısında yarışa bu koşullarda nasıl devam edeceği tartışma konusu olan kırmızı siyahlılar ilk üç maçında iki puan topladı.

6 Ekim 2013 Pazar

Namağlubiyet Saltanatı

Beşiktaş’ın “ertelemeli” bir şekilde yenilmesinin akabinde Süper Lig’de bir tek Galatasaray'ın namağlup takım olarak kalması, gözleri alt kategorilere çevirmeli; neticede halen liglerimizde tam 15 takım namağlup bir şekilde yoluna devam ediyor.

İlk yedi haftanın geride kaldığı PTT 1. Lig’e sancılı bir süreç sonucu dahil olmuş olan Ankaraspor, tek namağlup takım olarak göze çarpıyor. Başkentin mavi-beyazlı leoparları Osman Özköylü’nün teknik patronluk koltuğunda başarıyla ilerlediği 7 haftalık periyotta 4 galibiyet 3 beraberlik koparırken 14 gol attı, kalesinde dört kez gol gördü. Takımın parlayan ismi ise kariyerinin en iyi yükselişini yakalamış olan 26 yaşındaki defans oyuncusu Galip Güzel. Galip, beş maçta forma şansı bulurken üç kez fileleri havalandırdı. Ankaraspor’un en ilginç istatistiği ise 7 haftada tam 25 futbolcunun oynama imkanı bulmasıyla gerçekleşti. Bu rakam, kadrodaki futbolcu sayısının yüzde doksan yedisine tekabül ediyor. Leoparlar, sürpriz bir şekilde Üçüncü Lig temsilcisi Kahramanmaraş Belediyespor’a Türkiye Kupası’nda yenilerek elendi.

İkinci Lig’de 7 Takım Yenilmedi

Beşinci haftaya girilen İkinci Lig’de Beyaz Grup’ta dört, Kırmızı Grup’ta ise üç takım henüz yenilgi yüzü görmedi. Bu takımların arasında hiç yeni yükselen takım yer almıyor…

Geçtiğimiz sezon Tahir Çopur’la müthiş bir yükseliş yakalayarak kümede kalan, sezon başında ise teknik direktör değişimine giden İstanbul temsilcisi Gaziosmanpaşa 2. Lig Beyaz Grup’ta iki beraberlik, iki de galibiyetle sezona başladı. Taşkın Güngör’le sezona başlayan Gaziosmanpaşa, Türkiye Kupası’nda Alanyaspor’a 1-0 yenilerek elenmesinin haricinde yola güzel devam ediyor. Dört maçta iki kez fileleri sarsan Yasin Yener takımın en skorer ismi konumunda. Yasin’in, kariyerinin en gollü sezonu olacağa benziyor zira şimdiye kadar bir sezonda en fazla iki gol atabilmişti.

Gaziosmanpaşa’nın gol sayısıyla bir sıra üstünde yer alan Yeni Malatyaspor iki beraberlikle ilk iki haftayı kapattığı ligde yoluna iki galibiyetle devam etti. Hacettepespor’a 1-0 yenilerek Türkiye Kupası’nda ilerleyemeyen Malatya temsilcisini ikişer golle Halil Zeybek ve Eren Görür sırtlanmış durumda. Halil Zeybek’i 2007-2008 Sezonu’nda Erzurumspor’da 35 maçta 15 gol attığı performansıyla hatırlıyoruz. Eren Görür ise 2008-2009 Sezonu’nda Trabzon Karadeniz  (şimdinin 1461 Trabzon’u) ile 35 maçta 19 kez fileleri sarsmıştı. Malatya temsilcisi, maç başına bir gol yemesine rağmen ortalamada iki gol atarak başarılı bir tablo ortaya koydu.

En ilginç görünüm ise Çankırı’nın profesyonel liglerdeki tek takımı olan Çankırıspor’da! Profesyonel liglerin tek kadın başkanına sahip olan Çankırıspor, sezona 2010 yılından beri takımın teknik direktörlüğünü üstlenmiş olan Hakan Yılmaz ile yola namağlup devam etmesinin haricinde halen kalesinde gol görmüş değil. Buna mukabil ligde kaydettiği gol sayısı ise 1 (bir). Bir galibiyet, üç beraberlikle topladığı altı puan; takımı şimdilik sekizinci sırada tutuyor. Türkiye Kupası’nda da Elazığ Belediyespor’u 1-0 mağlup ederek başarılı yükselişini sürdüren Çankırıspor’da beş maçta hiç gol yemeyen İbrahim Karaca parlıyor. İbrahim geçtiğimiz sezon 15 maçta forma giymiş, altısında hiç gol yememişti ve bu maçlardan sadece dördünde Çankırıspor sahadan mağlup ayrılmıştı. Takımın bu sezon ligdeki tek golünü ise genç futbolcu Ozan Çetinkaya kaydetti. 


Beyaz Grubun son yenilgisiz takımı ise bir başka İstanbul temsilcisi Sarıyer. Dört maçtan dört beraberlikle ayrılan “Martılar”, Türkiye Kupası’nda Gençlerbirliği’ni zorlamasına karşın 2-1 mağlubiyetle sahadan ayrılmıştı. Çankırıspor’la golsüz berabere kalan Sarıyer, diğer üç maçtan da 1-1’le birer puan kopardı. Takımda dört maçta da forma giyen dokuz isim var; bu haliyle de kadro tercihini oturtmuşa benziyorlar. Kılıçarslan Kopuz, Murat Hacıoğlu, Önder Turacı gibi tecrübeli isimleriyle dikkat çeken Martılar; geçtiğimiz sezon 11 kez beraberlikle ligi kapatmıştı.

İkinci Lig Kırmızı Grup’ta ise Bandırmaspor, Körfez FK ve BUGSAŞ mağlubiyetle henüz tanışmayan takımlar.

Bandırmaspor, namağlubiyetini liderlikle taçlandırmasının yanı sıra Türkiye Kupası’nda zorlu maçta Keçiörengücü’nü 2-1 mağlup etmeyi de başardı. Ligin ilk dört haftasında iki galibiyet iki de beraberlik alan kırmızı beyazlılar Hüseyin Yenikan direktörlüğünde yedi gol atarken kalesinde beş gole engel olamadı. Yedişer puanlı beş takımın bir puan farkla önüne geçen ve liderlik koltuğuna oturan Bandırmaspor’u bu sezonun başında transfer ettiği, geçtiğimiz sezon Kayseri Şeker’de parlayan Timur Kosovalı sırtlıyor. Timur, dört maçta kaydettiği beş golle 2. Lig’de gol krallığını son haftaya kadar zorlayacağını şimdiden göstermiş durumda. Bandırmaspor’un kalesinde ise geçtiğimiz sezon olduğu gibi sezon başında Kızılcahamam ile anlaşan fakat son anda Bandırmaspor’a imza atan Erhan Kuşkapan var. Geçtiğimiz sezon da Kızılcahamam ile söz kesmesine rağmen Tokatspor’la anlaşmıştı.

Antalyaspor’a 2-1 yenilerek Türkiye Kupası’nda iddiası kalmayan Körfez FK, ligde üç beraberlik ve bir galibiyetle hiç yenilmeden topladığı altı puan vesilesiyle yedinci sıraya yerleşmiş durumda. Tek galibiyetini, sürpriz bir şekilde Altay’ı 3-1 mağlup ederek alan Körfez FK’nin ligdeki tüm gollerini farklı isimler kaydetti.

Üçüncü Lig’in İki Namağlup Lideri Var

Beş haftası oynanan üç gruplu Üçüncü Lig’de İkinci Grup ve Üçüncü Grup’ta lider olan takımlar namağlup Düzyurt ve İstanbulspor oldu.

Birinci Grup’ta sadece bir gol yemiş Sivas Dört Eylül Belediyespor ve Ümraniyespor üçer galibiyet ikişer beraberlikle 12 puanlı lider Derince Belediyespor’u takip ediyor.

Sivas Dört Eylül; lider Derince Belediye’yi mağlup ederek lige başladı, sonrasındaki üç haftada bir kez gol yiyerek iki beraberlik ve bir galibiyetle namağlubiyetini sürdürdü. Diğer namağlup takımların pek çoğu gibi Türkiye Kupası’nda mağlubiyet tadan Sivas temsilcisi (Nevşehirspor Gençlik 2-1 Sivas Dört Eylül) ligde sekiz kez gol atarken bir kez kalesinde gol gördü. “O gol”ü atan takım ise diğer namağlup Ümraniyespor…
Ergün Ortakcı’nın teknik direktörlüğünü üstlendiği Ümraniyespor, geçtiğimiz sezon play off’tan elenmişti. Bu sezon ise ilk beş haftada üç galibiyet, iki beraberlikle lideri takip eden takımlar arasında yer alıyor. İstanbul derbisinde Silivrispor’a 1-0 mağlup olarak Türkiye Kupası’na devam edemeyen namağlup takımlardan olan Ümraniyespor grubun güçlü takımlarından Ankara Adliyespor ve diğer namağlup Sivas Dört Eylül’le berabere kalmasına rağmen Kızılcabölük, Kahramanmaraş Belediye ve Siirt’i yenerek yükselişini sürdürdü. Takımın parlayan ismi geçtiğimiz sezon olduğu gibi Özer Kutlu oldu. Beş maçta dört gol atan Özer; geçtiğimiz sezon 22, bir önceki sezon 15 gol atmıştı.

İkinci Grup’ta iki yeni takım parladı: Düzyurt ve Yeni Aksaray.

Üçüncü Lig 2. Grup’ta lider Düzyurtspor, geçtiğimiz sezon Bölgesel Amatör Lig’de sadece üç kez mağlup olmuş; lider olarak direkt yükselmişti profesyonel liglere. Bu sezona güzel başlayan Trabzon temsilcisi, iki beraberlik ve üç galibiyetle ilk beş haftayı kapattı. Galip geldiği maçlarda hiç gol yemeyen Düzyurtspor Yeni Aksaray’la 1-1, Çıksalın’la ise 2-2 berabere kalırken Hakan Aydın attığı beş golle takımın en skorer ismi konumunda! Sakaryaspor karşısında hattrick yaparak parlayan Hakan, Çıksalın’a attığı tek golle de takımının namağlup ünvanını korumayı başardı. Türkiye Kupası’nda ise iki kırmızı kart gördükleri maçta Arsin karşısında 2-1 mağlup oldular…

Bursa’nın köklü takımlarından Orhangazi ise lider Düzyurt’la aynı puanda ve namağlup olmasına rağmen averaj ile ikinci sırada yer alıyor. Ankaragücü’nden tanıdığımız Cafer Aydın’ın teknik patronu olduğu kulüp bir maç galibiyet-bir maç beraberlik istatistiğiyle yola devam ediyor. Süper Lig temsilcisi Akhisar Belediye’ye 4-2 yenilerek 2. Tur’dan elendikleri Türkiye Kupası maçı haricinde sekiz kez gol atarken üç kez gol yediler. Türkiye Kupası’nın ilk turunda 10 kişi kaldığı maçta 2-0 mağlup ettiği Bursa Nilüfer’i ligde yenemeyerek sürprize imza atan Orhangazi’nin ikişer gol atan Tahir Kurt ve Barış Çiçek en golcü isimleri olurken takımın kalesinde ise Orhangazi alt yapısından çıkıp geçtiğimiz sezon Göztepe’ye transfer olup bu yıl kiralık olarak doğduğu kente dönen Ömer Can var.

Lige yeni yükselen Yeni Aksaray da Düzyurt gibi profesyonel liglere iyi tutundu. Üç kez beraberlikle sahadan ayrılan Aksaray temsilcisi, iki kez de galibiyet tattı. Çıksalınspor ve Darıca Gençlerbirliği’ni mağlup eden Yeni Aksaray’ın gol yollarında kısır olduğu rahatça gözlenebiliyor. İki gollü Yasin Yeşilyurt’un haricinde üç isim gol kaydedebildi. 

Üçüncü Grup’ta ise sürpriz bir şekilde İstanbulspor son yıllarda sıradanlaşan orta sıra mücadelesinin ötesine geçip namağlup bir şekilde dört galibiyet bir de beraberlikle liderlik koltuğuna kuruldu. Bu yükselişte en büyük pay ise Karagümrük’ten transferi kaleci Volkan Canbolat oldu. Zira geçtiğimiz sezonlarda “İstanbul’un Boğaları”nın en büyük sorunu kalecileriydi. İlk beş haftada puan kaybettiği tek maç diğer namağlup Menemen Belediyespor’la 0-0’lık beraberliği olan İstanbulspor’un gol yükünü ise üç gollü Tayfun Karadağ ve dört gollü (yeni transferi) Abdülkadir Kaplan çekiyor… İstanbulspor, Türkiye Kupası’nda ikinci turda Çaykur Rizespor’a 1-0 yenilerek namağlup takımların arasındaki çoğunluğu bozmadı.

Sadece bir gol yemiş olan Menemen Belediyespor ise Taner Taşkın’ın teknik direktörlüğünde üç beraberlik, iki galibiyet alarak kapattığı beş haftalık süreç sonrasında grubunda dördüncü sırada yer aldı. Yediği tek golü ilk hafta maçında 1930 Bafraspor’u 2-1 yendiği maçta kalesinde gören Menemen Belediyespor sonrasındaki dört maçta gol yemezken sadece beşinci haftada Yimpaş Yozgat’a tek gol atabildi. Nazilli Belediyespor karşısında 1-0’lık mağlubiyetle Türkiye Kupası’na veda eden Menemen Belediyespor’un ligdeki üç golünü Tayfur Yılmaz, Hüseyin Durur ve Habip Uzun kaydetti.


Netice olarak, on beş takım liglerde namağlup yoluna devam ederken sadece Çankırıspor ve Bandırmaspor Türkiye Kupası’na devam edenler arasında yer aldı. Bu durum da, lige ağırlık vermek isteyen takımların kupa mücadelesini çok önemsemediği izlenimi uyandırdı. Önümüzdeki yıllarda “Türkiye Kupası Türkiye’yi kucaklıyor” sloganıyla yola çıkan güruhların farklı takımların katılımını arttırıp sirkülasyonu sürdürmek için ilk turda elenenleri bir sonraki kupaya dahil etmeme kararı alabilir…