30 Haziran 2012 Cumartesi

Siirtspor'un Buharlaşan 2.5 Milyon Euro'su


Geride bıraktığımız sezonda Tanju Çolak'ın başkanlığa geldiği fakat play off'tan elenen Siirtspor'da yönetim kurulunda başkan adayı çıkmamış; geçtiğimiz günlerde başka bir işadamı başkanlığa gelmişti. Ancak Siirtspor'un 2.5 milyon euroluk bir yatırımı ıskaladığı ortaya çıktı!

Dünya çapında iş yapan bir şirketin genel müdürünün ve Türkiye temsilcisinin yönetime aday olduğu; Siirt valisi ve milletvekilleriyle görüşmek istediği; ancak bu isimlerin, genel müdüre dolandırıcı muamelesi yaparak kaale almamaları neticesinde kulübün hesabına yatırılmış olan 2.5 milyon euroluk sponsorluk bedeli bu yetkili tarafından tek kalemde geri alındı.

ORFA Pancar yetkilisi Seyfettin Akarmut, siyasi düşünen insanlar yüzünden Siirtspor'u çok kötü günlerin beklediğini ifade ederken tek amacının sahipsiz kalan memleketinin takımına sahip çıkmak olduğunu belirtti.

ÖZEL HABER: ALPER KAYA

29 Haziran 2012 Cuma

Karabükspor'a 3. Lig'den Kaleci


Karabükspor, bu sezon play off oynayan Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor'un 1991 doğumlu kalecisi Abdülaziz Demircan'ı renklerine bağlamış. Abdülaziz'i bu sezon Vanspor ve Bayrampaşa maçlarında izlemiş; çok beğenmiştim.

Takımın teknik direktörü Turhan Özyazanlar'ın da kulüple anlaştıktan sonra bir sohbetimizde "Süper Lig kalitesinde" diye nitelendirdiği Abdülaziz, oynanamayan Sandıklı Belediyespor maçı öncesindeki rakip takıma yönelik şiddet hareketleriyle beş maç ceza alarak takımını play off'ta yalnız bırakmış ve hatta belki de İkinci Lig'e yükselememesine neden olmuştu.

İşin ilginç yanı, Abdülaziz o maçtan bir önceki Gebzespor karşılaşmasında kırmızı kart görmüştü. Sanırım Türk futbol tarihinde de kırmızı gördüğü maçı takip eden maçta da men cezası alabilen fazla oyuncu yoktur?

Ancak Turhan Hoca yanılmadı ve 1991 doğumlu Abdülaziz, Süper Lig'e sıçradı! Karabükspor'la anlaşan 22 yaşındaki kalecinin ileride milli file bekçimiz olma ihtimali de kuvvetli. Transfer haberini duyunca şaşırıp Hocamı aradım, bilgisi haricinde yapılmış olma durumu mu vardı acep?

Kesin bir dille reddetti, "Gitmesini ben istedim..." diyerek ekledi; "evvela, gidebilecek bir oyuncunun kariyerini niye tıkayalım? Ayıp olmaz mı?" dedi. "Ayrıca o gitsin ki biz de yeni kaleciler çıkaralım, onları da parlatalım..." diyerek cümlelerini tamamladı.

Sözün özü, Karabükspor turnayı gözünden vurdu. En geç iki sezon içinde iyice pişip Süper Lig'de 25 maç rahat çıkarabilecek "genç" bir kaleci aldılar. Bir kulüp daha ne ister ki?

28 Haziran 2012 Perşembe

İkinci Lig Gruplarına Bakış


Dün Üçüncü Lig gruplarını değerlendirdik, bugün sıra İkinci Lig'de...


KIRMIZI
BEYAZ
TARSUS İDMAN YURDU
KONYA TORKU ŞEKERSPOR
BUGSAŞ SPOR
KIZILCAHAMAMSPOR A.Ş.
ÇANKIRISPOR
BEYPAZARI ŞEKERSPOR
FETHİYESPOR
ALANYASPOR
BANDIRMASPOR
BALIKESİRSPOR
BOZÜYÜKSPOR
İNEGÖLSPOR
K.MARAŞSPOR A.Ş.
YENİ MALATYASPOR
GİRESUNSPOR
OFSPOR
NAZİLLİ BELEDİYESPOR
DENİZLİ BELEDİYESPOR
HATAYSPOR
İSKENDERUN DÇ SPOR
SARIYER
BAYRAMPAŞASPOR
İST. GÜNGÖRENSPOR
GAZİOSMANPAŞASPOR
TEPECİKSPOR A.Ş.
EYÜPSPOR
PENDİKSPOR
KIRKLARELİSPOR
TURGUTLUSPOR
ALTAY
ÜNYESPOR
TOKATSPOR
SAKARYASPOR A.Ş.
KÖRFEZ FUTBOL KULÜBÜ



Kırmızı Grup

Tam bir "kaybedenler kulübü". Geçen sezon son anda kümede kalabilmiş Çankırı, acı çeke çeke düşmüş Giresun, Yılmaz Vural mucizesi yaratamayan Sakarya, yeni asansör adayı Güngören, play off'ta kaybetmiş Turgutlu, Bozüyük, Fethiye, Bugsaş ve Bandırma'nın yer aldığı grupta şampiyon olarak çıkan Nazilli Belediye ve Hatayspor'un yanı sıra play off'tan yükselen Tarsus İdman Yurdu ve Kahramanmaraşspor da var.

Bu takımların yanı sıra geçtiğimiz sezon play off'u son iki maçta kaçıran Tepecik, orta sıra takımı imajını hiç aşamamış Pendik ve Sarıyer de grubun diğer İstanbul kulüpleri.

İlk bakışta sanki grupta mücadele son ana kadar sürecekmiş gibi geliyor ama İkinci Lig'de bir önceki sezon şampiyonluk kovalayanların bir sonraki sezon çok da üstün bir başarı sergileyemediği de vakidir. Benim kanaatim bu yönde; hele hele Ankaraspor'un peydahlanmasıyla güç kaybeden bir Bugsaş ve ekonomik olarak zor durumda olan Tarsus ile geçen seneki "all star" kadrosuna sekte vurulan Turgutlu'nun bu sezon pek de parlayabileceğini sanmıyorum.

Onların yanı sıra Güngören ve Sakarya'nın tam olarak bu ligin takımları olduğunu düşünüyorum, şampiyon olmadıkları sürece play off'larda kaybedeceklerinden de eminim. Keza Çankırı, Pendik ve Sarıyer gibi orta halli kulüplerin de büyük bir çıkış yakalayabileceğine inanmakta zorlanıyorum maalesef.


En ilginç eşleşmeler

Fethiye - Bozüyük: Geçtiğimiz sezon play off'ta karşılaşmışlar, normal süresini berabere bitirdikleri maçta penaltılarla Fethiye kazanmıştı.

Nazilli Belediyespor - Hatayspor: Geçen sezon Üçüncü Lig'de son hafta evinde mağlubiyet gören, diğer 17 maçı da kazanan Nazilli Belediyespor büyük sükse yapmıştı. Üçüncü Lig'in sessiz şampiyonlarından Hatayspor ile yapacakları maç çok ilginç olacaktır.

Beyaz Grup

Aslında sergilenebilecek vahşet boyutu nedeniyle bu gruba "kan kırmızısı grup" dense daha iyi oturur gibi geldi: Bayrampaşa, Eyüp ve Gaziosmanpaşa aynı grupta!

Birbirine yürüme mesafesinde gidebilecek üç rakipten bahsediyoruz, uyandırayım. Bayrampaşa'nın her maçında "Uğrunda ölmeyen Gazi'li olsun/ Tabutumuz yeşil-kırmızı" diye bağrılıyor, uyandırayım. Eyüp ve GOP il-ilçe kulüpleri, uyandırayım. Tüm İstanbul emniyetini de yığsanız, cık, kesmez.

Üçüncü Lig şampiyonlarından İnegöl'ün arz-ı endam eylediği grupta play off'tan elenmiş olan Kızılcahamam ve Balıkesirspor, son haftalarda play off'u kaçıran Körfez ve Altay'ın yanı sıra orta sıra takımı olmaktan kurtulamamış Of, İskenderun DÇ, Denizli Belediye, Alanya, Yeni Malatya ve Kırklareli de bulunuyor.

Açıkcası vasat bir grup gibi görünüyor. Lider, ikinciyle farkı rahatça açabilir. Hatta ve hatta düşecek takımlar son dört haftaya girildiğinde az çok netleşir gibi geliyor. Liderliğin favorisi hele hele İkinci Lig'de hiç olmaz ama ben Bayrampaşa ve İnegöl'den çok umutluyum...

Keza Eyüp'te teknik direktörlüğe getirilen Murat Şahin'in performansını da merakla bekliyor olacağım.

En ilginç eşleşmeler

Bayrampaşa - İnegöl: Geçen sezon İnegöl'ün teknik direktörü bir önceki sezon Bayrampaşa ile son haftalarda play off'u kaçıran hocaydı ve İstanbul'da rakibini 4-0 gibi bir skorla yenmişti. İki kulübün "kardeş"liğine zeval gelmemişti ama bu skorun rövanşı bu sezon alınır gibi görünüyor.

Kızılcahamam - Körfez: Geçen sezon son hafta Çankırı, Körfez'e çelme takmış ve Kızılcahamam'ın play off oynamasını sağlamıştı. Çankırısporlu futbolcuların "Kenardan kesin emir geldi maça asılıyoruz" gibi ifadeleri dikkat çekmişti. Bu bağlamda Körfez için onur mücadelesi haline gelebilecek bir maç.

27 Haziran 2012 Çarşamba

Üçüncü Lig Gruplarına Bakış


Kuralarla Üçüncü Lig grupları belirlendi, biz de bir değerlendirme yazalım dedik...




1. GRUP
2. GRUP
3. GRUP
TEKİROVA BLD. SPOR
MANAVGAT EVRENSEKİ
KEÇİÖRENGÜCÜ
ANKARA DEMİRSPOR
HACETTEPE
OYAK RENAULTSPOR.
ORHANGAZİSPOR
B.NİLÜFERSPOR A.Ş.
DİYARBAKIRSPOR
DİYARBAKIR BŞ. BLD.
BLD. BİNGÖLSPOR
ELAZIĞ BLD. SPOR
SANDIKLI BLD.SPOR
AYDINSPOR 1923
EMRESPOR
SİİRTSPOR
BATMAN PETROLSPOR
MARDİNSPOR
BLD. VANSPOR
ADIYAMANSPOR
K. MARAŞ BLD. SPOR
KIRIKHANSPOR
İSKENDERUNSPOR 1967
ÇORUM BLD.SPOR
ÇORUMSPOR
MENEMEN BLD. SPOR
ALTINORDU
BERGAMA BLD. SPOR
GEBZESPOR
KOCAELİSPOR
GÖLCÜKSPOR
DERİNCE BLD.SPOR
D. GENÇLERBİRLİĞİ
KASTAMONUSPOR
KİLİMLİ BLD.SPOR
GÜMÜŞHANESPOR
PAZARSPOR
REFAHİYESPOR
ERZURUM BŞ. BLD.
İSTANBULSPOR A.Ş.
SİLİVRİSPOR
SANCAKTEPE BLD. SPOR
FATİH KARAGÜMRÜK
DARDANELSPOR A.Ş.
BEYLERBEYİSPOR
ANADOLU ÜSKÜDAR
ÜMRANİYESPOR
MALTEPESPOR
KAYSERİ ŞEKERSPOR
4 EYLÜL BLD. SPOR
YOZGATSPOR A.Ş.
BEŞİKDÜZÜSPOR
YALISPOR
ARSİNSPOR


1. Grup

İlk bakışta geçtiğimiz sezon play off'tan elenmiş iki kulüp (Diyarbakır BŞB ve Siirtspor), son üç haftada play off'u kaçırmış iki kulüp (Gölcükspor ve İstanbulspor), düşmekten zar zor kurtulmuş iki kulüp (Ankara Demirspor ve Tekirova Belediyespor) ve orta sıraları aşamamış beş kulübün (Kastamonu, Belediye Vanspor, Beşikdüzü, Anadolu Üsküdar, Pazarspor) bulunduğu dikkatleri çekiyor.

Lige yeni yükselen Kayseri Şekerspor, Fatih Karagümrük, Bergama Belediyespor ve İkinci Lig'den düşen Çorumspor'un da bulunduğu 1. Grup'ta mücadelenin son ana kadar süreceği izlenimine kapıldım.

Zira geçtiğimiz sezon ligde son ana kadar üst klasman kovalayan dört kulüp ve şampiyonluk tadarak yükselmiş üç kulüp var. Orta sıralarda çeşitli nedenlerle kısılı kalmış ve hiç düşme hattı tatmamış  beş kulübün de olması; bu sezon için doğru adımları atmaları halinde onları da yarışa sokacaktır.

Grubun en zayıf halkaları ise belediyeden hiç destek alamayan ve üstüne üstlük yönetime hiç aday çıkmadığı için kongreyi izleyen gazetecilerin yönetime girmiş olduğu Çorumspor; son haftalarda aldığı galibiyetlerle kümede kalabilmiş, düştüğünden beri düşmemeye tutunan Ankara Demirspor'dur zannımca.

İronik olarak, neredeyse hiç taraftarı olmayan İstanbulspor ve gittikçe taraftar kitlesinde yoğun azalma gözlenen Anadolu Üsküdar'a binaen Üçüncü Lig'in en fazla taraftar potansiyeline sahip İstanbul kulübü Fatih Karagümrük'ün aynı grupta oluşu büyük zıtlıklara sahne olacağa benziyor.

Benzeri şekilde iç sahada ortalama üç bin taraftara oynayan Belediye Vanspor'un geçtiğimiz sezonun aksine bu yıl Van'da oynayacak oluşu rakipler için büyük dezavantaj olsa gerek.

En ilginç eşleşmeler

Belediye Vanspor - Fatih Karagümrük: Geçtiğimiz sezon iç saha maçlarının büyük kısmını Karagümrük'ün sahasında oynayan Vanspor'un ilk Gümrük deplasmanı gidilesi görünüyor.

Diyarbakır BŞB - Belediye Vanspor: Geçtiğimiz sezon İstanbul'da oynanan Doğu derbisini Diyarbakır BŞB son dakikada attığı golle kazanmış ve Vanspor'un play off'a giden galibiyet serisine darbe vurmuştu. Bunun üzerine Van taraftarı kendilerinin verdiği üç puanla kümede kalmışlığı olan Diyarbakır'ın bu yaptığına tepki göstermişti. Tepkiler devam ederse maç zor geçer...

2. Grup

Geçtiğimiz sezon play off'tan elenen Hacettepe, Bursa Nilüferspor, Belediye Bingöl ve Yalıspor'a mukabil amatör ligden gelen Silivrispor, Derince Belediyespor ve Refahiyespor'un bulunduğu İkinci Grup'ta; İkinci Lig'den 20 puanla küme düşen Adıyamanspor, iki puanla kümede kalmış olan Kilimli Belediyespor ve üç puanla kümede kalmış olan İskenderunspor en zayıf halka gibi görünüyorlar.

Bu takımların yanı sıra geçtiğimiz sezonun ikinci devresinde topladığı 27 puanla en çok puan toplayan kulüplerden birisi olup son haftadaki galibiyetiyle kümede kalan Gebzespor'un, kötü bir ilk devreden sonra silkinip toparlanan fakat iç sahada kolay kolay galip gelemeyen Dardanelspor'un ve son hafta play off ıskalayan Manavgat Evrenseki'nin de bulunduğu grupta benim izlenimime göre şampiyon çok önce belirlenir ancak play off hattında bilhassa son bilete yani beşinciliğe dair mücadele son ana kadar sürer gibi geliyor.

Transfer tahtasını açtırmış bir Gebzespor, genç ve dinamik kadrosuyla Hacettepe, play off finalinde penaltılarla elenen Belediye Bingölspor ve oldukça iyi bir kadro kuran Aydınspor 1923 şampiyonluğu son ana kadar kovalar gibi görünüyor.

Yeni transferleriyle uyum sağlamış ve iddialara göre yakında isim değiştirecek olan Dardanelspor, Üçüncü Lig'in yeni ekiplerinden Silivrispor ve Refahiyespor'un da üst sıralar için kıran kırana mücadele vereceği öngörülebilir elbette.

En ilginç eşleşmeler

Hacettepe - Belediye Bingöl: 2011-2012 sezonunda play off finalinde elenmiş iki takımın mücadelesi hele ki son haftalarda olursa şampiyonu bile belirleyebilir...

Gebzespor - Aydınspor: Çok iyi bir kadro kurmuş olan ve taraftar bazında da oldukça güçlü bir takım olan Aydınspor'un geçen sezondan ders almış ve güçlü bir halde lige girme ihtimali yüksek olan; taraftar bazında da onu pek aratmayan Gebzespor ile mücadelesi yeşil sahada olmasa da tribünlerde seyre değer bir ortam vaad ediyor.

3. Grup

Maddi açıdan çöküşte olan Diyarbakırspor, Kocaelispor, Altınordu ve maçlara çıkıp çıkmayacağı muamma olan Mardinspor'un bulunmasıyla çok zayıf bir görüntü çizen Üçüncü Grup; kopmaların en çok gözlemleneceği izlenimini uyandırıyor.

Şampiyon olarak lige yükselen Emrespor, Kahramanmaraş Belediyespor ve Çorum Belediyespor'un bulunduğu grupta play offta elenmiş olan Keçiörengücü ve Gümüşhane'nin yanı sıra son hafta düşmekten kurtulan Oyak Renault ve Arsinspor da var. 

Ne düşmeye ne çıkmaya oynayamayan Maltepe ve Yozgat'ın bu sezon düşüşe geçebileceğini, geçen sezondan ders çıkarmışsa Beylerbeyi'nin -bir ihtimal- play off'u zorlayabileceğini, iyi kadrolar kurmaları halinde Elazığ ve Erzurum'un kolay kolay iç sahada puan kaybetmeyeceğini düşünüyorum. Grubun sürprizine Darıca Gençlerbirliği imza atabilir!

En ilginç eşleşmeler

Kocaelispor - Darıca Gençlerbirliği: Kocaeli'nin iki takımının maçı, belki taraftar bazında değil ama arma bazında derbi havası yaşatacaktır.

Beylerbeyi - Maltepe: Grubun bir diğer derbisinde taraftar sıkıntısı yaşayan iki semt kulübü karşılaşacak. Büyük bir mucize olmadıkça düşenin belirlenebileceği bir maç gibi görünüyor.

Geleceğin Şampiyonu Doğuyor!


Bu sezon Bölgesel Amatör Lig'den beş belediyespor şampiyon olarak 3. Lig'e çıkmışken bir haber de Kars'dan geldi. Zor şartlarda ettiği mücadelesi nihayetinde iki yılda İkinci Lig'den Bölgesel Amatör'e düşen Karsspor'un şehrine, üniversite stadı yapılıyor.

Kafkas Üniversitesi'ne yapılan stad büyük ihtimalle Kars Belediyespor'a tahsis edilecek ve Çorumspor'un düşüp Çorum Belediyespor'un şampiyon olduğu ülke futbolumuzda bir belediyespor daha attığı gollerle taraftarını (?) coşturacak.

Hayırlısı olsun.

fotoğraf: Karsspor Facebook Sayfası

26 Haziran 2012 Salı

Kamuoyuna Duyuru


Eylül 2011′den beri iyi kötü sürdürdüğüm, 60 tane yazı yazdığım Sporx’ten; “Kaşar futbolcu” eksperi başlıklı 60. yazımın bana herhangi bir bildirim yapılmadan, bana danışılmadan, sadece ama sadece siteye hukuki bir zarar gelebileceği gerekçesiyle yayından kaldırılması üzerine Sporx ile köşe yazarlığı bazında süregelmiş ilişkimi kopartma kararı aldım.
Zira benim mesai harcayıp, siteye ve bana herhangi bir hukuki geri dönüş yapılmaması adına binbir özen gösterdiğim yazılarıma beklediğim özeni göremediğim aşikardır.
Bu doğrultuda aldığım kararı, nadir de olsa düzenli takip eden okuyucularıma duyurmak istedim.
Sporx’e bundan sonraki yayınlarında ve doğrucu, hukuki yaklaşımla sürdürdüğü habercilik anlayışında başarılar dilerim.
Alper KAYA 
26.06.2012

23 Haziran 2012 Cumartesi

Caner'den "Altın" Demeç


Samsunspor alt yapısında yetişip Samsun as takımına kadar yükselen; Konya, Bolu, Diyarbakır ve son olarak da kapanan Türk Telekomspor'la anlaşan 29 yaşındaki futbolcu "İkinci Lig'de orta sıralarda oynayacak olan bir takımdan teklif var ama ben Üçüncü Lig'de şampiyonluğa oynayan bir kulüpte oynamayı tercih ederim" ifadelerini kullanmış.

Evvela hırsı için şahsen tebrik ettim ve biraz kafa yordum; acep Üçüncü Lig'de kim olabilir?

Birkaç aday var: Aydınspor 1923, Erzurum BŞB, Bursa Nilüferspor, Gebzespor ve Hacettepe (ki çok zor bir ihtimal bence Hacettepe)

Benim tahminim Erzurum veya Gebze yönünde ama beklenmedik bir takım da çıkabilir...

Yalnız, bu futbolcuyla anlaşacak olan takımın dikkatli olması lazım zira zamanında şöyle bir haber çıkmıştı:

EK MADDE DE İŞE YARAMADI
Samsunspor transfer tahtasını açma yolunda futbolcularla olan pazarlıklarını sürdürüyor. Futbolcuların alacaklarını taksitle ödemek isteyen Kırmızı-Beyazlılar, ayrıca sözleşmeye 'taksitlerden biri gecikirse para tekrar baştan ödenecek' diye bir madde de ekleyerek anlaşmayı kolaylaştırmak istiyor. Buna rağmen bazı futbolcular anlaşmaya zıt bakmaya devam ediyor.

SAKAT OLSAM DA ALIRIM
Samsunspor'dan 450 bin TL alacağı olan Caner Altın ise anlaşılamayan futbolcuların başında yer alıyor. Caner'in ayrıca Samsunspor'da oynadığı zaman sözleşmesine ilginç bir maddeyi de koydurttuğu öğrenildi. Caner'in Samsunspor ile imzaladığı sözleşmede, 'Sakat olduğum zaman oynamadığım maçların ücretini de alırım' diye bir madde eklediği ortaya çıktı. Bu maddeden dolayı Caner'in alacağı 450 bin TL'ye yükseldi.


kaynak: samsunspor.biz


Deniz Barış'ın Trabzon Aşkı



St Pauli'de oynadığı dönemde ligin son maçında gol atıp şampiyonluğu getiren Deniz Barış'ın Türkiye kariyerinde henüz o kadar sükseli bir golü yok.

2002-2003 sezonunda Gençlerbirliği ile Türkiye'ye giriş yapan Deniz, sonradan Fenerbahçe ve Antalyaspor formaları da giydi. Halen Antalyaspor ile bir yıllık mukavelesi bulunan başarılı defans oyuncusunun attığı gollerin dağılımı ilginç.

Gençlerbirliği'nde oynadığı iki sezonda toplam beş gole imza atan Deniz, Türkiye'deki ilk golünü Trabzonspor'a ve ilk sezonundaki ikinci -ve son- golünü de Fenerbahçe'ye atar. İki maçta da takımına bir puanı getiren golleri atarak elinden geleni yaptığı imajı çizen Deniz Barış bir sonraki sezonunda attığı üç golle de takımına toplam dört puan kazandırır.

Açılışı yaptığı Galatasaray maçında mağlubiyete engel olamasa da, 4-0 biten Konyaspor maçında perde onun golüyle açılır. Sezon finalini ise Ankara'da, Trabzonspor karşısında takımını bir puana taşıyan golü atarak yapar ve Fenerbahçe'ye transfer olur.

Fenerbahçe'de ilk golünde Malatyaspor maçında skoru 3-1'e taşıyan Deniz'in o sezon başka golü olmaz. Bir sonraki sezonu da Türkiye Kupası'nda 4-0 biten Denizlispor maçında perdeyi açtığı gol haricinde boş geçen Deniz, benzeri şekilde o golü takip eden sezonda da sadece 4-0'lık bir diğer maçta; ligdeki Bursaspor maçında gol atacaktır.

Bir sonraki sezonu golsüz geçiren Deniz, 2008-2009'da Türkiye Kupası'nda 3-1 biten Sivasspor maçında da perdeyi açar; bu gol aynı zamanda Fenerbahçe'deki son golüdür. Golsüz geçirdiği iki yılın akabinde Antalyaspor'a transfer olan başarılı defans oyuncusu Gençlerbirliği-Antalyaspor maçında perdeyi açmayı başarır ama tersten: Henüz dördüncü dakikada kendi kalesine gol atar.

Sezonu ise, eski yıllarına nazire yaparcasına Trabzonspor'dan bir puan kazandıkları maçtaki golüyle kapatır. Bakalım yeni sezonda Trabzonspor serisini sürdürebilecek mi?

20 Haziran 2012 Çarşamba

Türk Telekom'a Bakan Baskısı İddiası





Haber 20 Haziran 2012 tarihli AMKSPOR'da çıktı.

Federasyondan alt liglere müjde

Federasyondan alt liglere müjde


TFF bugün yaptığı toplantıda aldığı kararlarla alt lig takımları için güzel gelişmelerin ufukta olduğunun sinyallerini verdi.

Liglerin başlama tarihlerini 1. Lig için 26 Ağustos 2012

2. ve 3. ligler için 9 Eylül 2012 olarak belirlendi.

Ayrıca grupların belirleneceği kuralar 27 Haziranda çekilecek.

Kesin olmakla beraber 2. ve 3. ligde hafta içi maçları Digitürk'ten naklen yayınlanacak ve İddaa listesinde 2. ve 3. ligten 30 maç alınacak. ( Bu rakam daha önce 27 idi.)


Aynı zamanda yayıncı kuruluşun 2. ve 3. ligde ayrı ayrı olmak üzere 5'er milyon TL hibe edeceği ve bunun eşit olarka paylaştırılacağı kararlaştırıldı.

Bir diğer radikal kararda futbolcu sigortalarında oldu. Önümüzdeki sezon futbolcu sigortalarında düşüş olacağı belirlendi.

17 Haziran 2012 Pazar

Kocaelispor'un Babalar Günü


Fotoğrafı Kocaelispor henüz "tam 41"ken, 2. Lig'deki 3-2'lik Ofspor galibiyetinden sonra çekmiştim.

Geçtiğimiz günlerde dizinden ameliyat olan ve futbolu bırakan Cem Sinan Vergül ve Körfez'e ilk geçenlerden Serdar Topraktepe; yanlarında kızlarıyla koridora giderken...

Sen benim, şehrimdeki bütün sokakların adı


Dileyen dilediğini düşünebilir, nereye çekersen oraya gider ama bunu fazlasıyla kişisel bir amaçla paylaştım.

Gidip direkt söyleyecek konumumuz olmadığı için blog köşelerinde, tweet'lerde... El mahkum.

"Sen benim, şehrimdeki bütün sokakların adı"

16 Haziran 2012 Cumartesi

Spor basınında 3. Lig devrimi


Bir süre önce Açık Mert Korkusuz Spor Gazetesi'yle muhabir olarak anlaşmıştım. Dışarıdan haber gönderme üzerine el sıkışmıştık ve bugün ilk haberim yayınlandı. Bank Asya 1. Lig'in zar zor yer bulduğu ulusal basına 3. Lig haberi yayınlattım. Bu ufak çapta bir devrim değil de nedir?

14 Haziran 2012 Perşembe

Tanju Çolak'ın Siirt sevdası bitti



Dün ajanslara düşen habere göre, 3. Lig kulüplerinden Siirtspor'da başkan adayı çıkmadığı için kongre tekrarlanacakmış. Açıkcası şaşırdım zira geçen senenin ikinci devresinde göreve gelen Tanju Çolak bu görevi çok iyi benimsemiş, benim de izlediğim Beylerbeyi-Siirt maçında ortamı bir amigo gibi germişti. Beylerbeyi yöneticilerine tekme tokat saldıran Tanju Çolak, devre arasında da sahaya inip hakemden hesap sormuştu.

Maç sonunda çıkan olaylarda Siirtspor beş maç ceza almış, kalecisi ve başka bir oyuncusu da beş maçlık men edilmişti. Bu beş maçta yaşadığı puan kayıplarıyla zirveden uzaklaşarak play off'a zor kalan Siirt, play off'ta ise gruptan çıkacak olan Tarsus İdman Yurdu'na 2-1 mağlup olmaktan kurtulamamıştı.

Bu mağlubiyet Tanju Çolak'ın aile şirketi haline gelen Siirt'e küsmesine mi neden oldu bilinmez ama oğlunun menajer, kardeşininse teknik direktör olduğu Siirtspor başkanlığından koşar adımlarla kaçmışa benziyor.

Halbuki daha göreve gelir gelmez AB Bakanı Egemen Bağış'la Siirtspor'u görüşen de bizzat Tanju Çolak'tı. Bu ani ilgi kaybını neye bağlamalıyız acaba?

Tanju Çolak'ın Siirtspor Karnesi

Tanju Çolak başkanlığında play off da dahil 19 maça çıkan sarı lacivertli ekip bu maçlarda beş kez mağlup olmuş; dört kez de bir puana razı olmuştu. Rakiplerine 23 gol atarken kalelerinde de 14 gole engel olamamışlardı.

12 Haziran 2012 Salı

Bölgesel Profesyonel Lig'e son nokta

Bir süredir, ligin ilgilileri ve ligdeki takımların takipçileri arasında dönüp duran bir iddia vardı. Hatta bu iddia o kadar ilerledi ki grupların belli olduğu yönünde sözler bile sarf edildi. Kimileri el altından kimileri açık açık bu bilgileri aldığını iddia etti. Neydi bu?

3. Lig'in iki yıl önceki "bölgesel" haline çevrilip yakın bölgelerdeki takımların birbirleri arasında oynatılıp iki kademeye çevrilmesi, klasman ve yükselme grupları olmak üzere (bu sistem iki yıl önceki halin sistemiydi) iki aşamalık bir lig yapılması iddiasından bahsediyorum. Adı bile hazırdı: Bölgesel Profesyonel Lig. Yani, bu isim şu demekti: Üçüncü Lig lağvedilmiştir.

Olmaz mı, niye olmasın? Sonuçta halihazırda iki yıl önce bu sistem işliyordu. Kulüplere soruldu ve ortak kanaat alınarak deplasman giderleri karşılanmak şartıyla TFF'yle uzlaşıldı, şimdiki sisteme geçildi. Neyse, sözü uzatmayalım.

Bölgesel Profesyonel Lig iddialarını TFF'ye yakın bir kaynağıma sordurttum. Olay asılsız bir iddiadan ibaretmiş, TFF'de dillendirilmiyormuş. Hele hele grupların belli olduğu iddiası fazlasıyla komik duruyormuş.

Ben üzerime düşüp bu durumu meraklılara iletiyorum, inanıp inanmamak size kalmış.

"Grup iddiaları nasıldı" diyenler için paylaşıyorum:



Yazıyı bitirmeden önce şu gruplara dair de bir şeyler söylemek istedim... Mantıken, "Bursa ekiplerinden Oyak Renault neden İstanbul grubunda?" başta olmak üzere bir çok sual takılıyor akla... Velhasıl-ı kelam, on yıldır dillendirilen Üçüncü Lig'in kapanma piyangosu bu yıl da vurmadı kimseyi...

11 Haziran 2012 Pazartesi

Eski Dostlar


Fotoğraf Ankara'da bir süt şirketinin düzenlediği 9-12 yaş grubu turnuvasında çekilmiş.

Kaleci, meşhur Şenol Karagöl. Onun sağındaki, 2008'de Kasımpaşa ile şampiyonluk tatmış olan; halen Bugsaş'ta futbola devam eden Ender Alkan. En soldaki ise gene 2008'de Kasımpaşa forması giyen, en son geçtiğimiz yıl Tepecik'le şampiyon olup futbolu profesyonel düzeyde bırakarak amatör liglerde oynamaya devam eden Ünal Sarı.

Diğer iki kişiyi ise çıkaramadım.

Bir Garip Başkanlık / Sporx


Manisaspor'da "çoğunluğun" oyunu alan Emre Hasgör, kulüpte ne kadar çoğunluğa hitap etti? Peki Manisa'nın seçimi, ülke futbolunun neresine denk düştü?


Manisaspor'da başkanlık seçimi oluyor... Sekiz yüz küsur üyenin, dört yüz otuz biri kongreye katılıyor; başkanlığa tek aday var ve haliyle seçiliyor.
Peki kaç oyla?
Mantıken şunu dersiniz: Dört yüz küsur oy almıştır!
Cık.
İki yüz on üç oy alan Emre Hasgör başkan oluyor! Yani neredeyse aldığı oylar kadar, alamadığı oy da var salondan. Yani eskaza bir ikinci aday çıksa... Koltuk alttan kayıp gidecek, mazallah.
Beş yıla yakın süredir kulübe emek harcayan Kenan Yaralı'nın güle oynaya kulübü Emre Hasgör'e devretmesi; dahası, tüm bu curcunanın yarım saatte olup bitmesi görenleri şaşkına çevirmiş... Ama tepki koyan pek olmamış...
Niye?
Beşiktaş'ı biliyorsunuz...
Yıllar boyunca ibra ettiler, ettiler, ettiler. Bak ne oldu şimdi? Maddi belgelerde usülsüzlük çıktı. Bundan büyük utanç olabilir mi? Bu utançta tek sorumlu Demirören mi? Onu ibra edenlerde bir tırnak kadar bile kusur yok mu?
Kocaelispor'u biliyorsunuz...
Serhan Gürkan köyünden yaşlı kadınları getirip kongre günü kulübe üye yaparken, o üyelerin oylarıyla çoğunluğu sağlayıp seçilirken kimse sesini çıkarmıyordu, şimdi dizini döven dövene...
Antep, Bursa, Samsun... Maddi açıdan sayısız sıkıntılar içindeki kulüpler. Sadece o kadar da değil, en üstten en dibe inin ulusal liglerimizde; tek bir maddi gelir-gider dengesi bulamazsınız (Gençlerbirliği hariç)
Eyüpspor'a haciz geliyor...
Yöneticiler sahaya inip haciz işlemleri sırasında çift kale maç yapıyor! Eyüp'e o yöneticiyi seçen delegeler de o hacizde pay sahibidir, nokta.
Dönelim Manisaspor'a. Bu başkanlık neyi simgeliyor? Kulübün toplam üye sayısının dörtte birini anca yakalayıp başkan olabilen Emre Hasgör'den beklentiler neler?
Açıkcası üyelerin, seçim anına kadar gelecek başkanlarının adlarını bile bilmediğine iddiaya girerim!
Kongrede tek bir Allah'ın kulu, ne Emre Hasgör ne de Kenan Yaralı... Seçim esnasında konuşma yapmamış. Hedefler, vizyonlar, misyonlar...
"Biz göreve gelirken buralar dutluktu"lar...
Hak getire! Ara ki bulasın!
Kendini ifade etmeyen, belki de bir amacı bile olmayan bir adama kulübün tapusunu yangından mal kaçırırcasına emanet eden Manisaspor üyeleri... O attığınız oyları atmasaydınız...
Belki 2015-2016'da kulübü Üçüncü Lig'de izlemezdiniz. Ama siz, o günlerin işaret fişeğini ateşlediniz. Beşiktaş'ı, Samsun'u, Eyüp'ü iyi belleyin.
Hani, size de haciz gelirse; bari sahaya inip top oynamayın!
Gidin, futbol federasyonuna başkan olun.
Daha az güleriz.

kaynak: Sporx

10 Haziran 2012 Pazar

VIVA Dünya Kupası Finali








Kupayı, daha önce iki kez final oynayan Kuzey Irak, finalde Kuzey Kıbrıs'ı 2-1 mağlup ederek kazandı.

Cüneyt Çakır Avrupa Arenasında



Cüneyt Çakır ile ilgili bundan iki ay önce bir yazı yazmıştım Sporx'te, "Kokartını yırttığın o hakem var ya..." yazıma buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Bunun haricinde, bir de kariyerine kısa bir bakış atayım dedim... İşte Cüneyt Çakır'ın Avrupa kariyeri ağırlıklı mini bir tanıtımı...

- ÇAKIR AVRUPA ARENASINDA


Türk futbolunu hakemlik bazında Euro 2012’de temsil eden, aynı zamanda turnuvanın da en genç hakemi olan Cüneyt Çakır turnuvadaki ilk maçına yarın çıkıyor.

Süper Lig’de ilk kez 29 Eylül 2001’de Malatya-Çaykur Rize maçıyla boy gösteren Çakır, 2006 yılında FIFA kokartı takmış; 2007 yılında UEFA’nın mentör kursundaki üstün başarısının akabinde uluslararası müsabakalarda görevlendirilmeye başlanmıştır.

2007’de Avusturya’da düzenlenenen U19 Avrupa Şampiyonası finallerine davet edilen Çakır bu turnuvada Fransa-Sırbistan ve İspanya-Portekiz grup maçlarını yönetmiştir. 2 yıl sonra İsveç’te düzenlenen U21 Avrupa Şampiyonası’nda da yarı finaldeki İngiltere-İsveç maçı da dahil toplamda üç müsabakada düdük çalmıştır.

Elit hakemliğe 2011'de yükseldi

2009-2010 sezonunda ise Avrupa Ligi yarı finalinde, rövanş maçı olan Fulham-Hamburg maçını yönetmiş; bir sezon sonrasında ise Şampiyonlar Ligi grup maçlarında Rubin Kazan-Barcelona maçını yöneterek on yıl aradan sonra bu klansmanda yer alan üçüncü Türk hakem olmuştur.

16 Haziran 2011’de UEFA’nın hakemlikte en üst kategorisine, Elit Hakemlik Kategorisi’ne, yükseltilen Çakır, 2011’de Kolombiya’da düzenlenen U20 Dünya Kupası’nda üç grup maçı, bir çeyrek final ve bir de yarı final olmak üzere toplam beş maçta görev almıştır.

2009 yılında İsveç’te düzenlenen U21 Avrupa Şampiyonasında İngiltere-İsveç arasında oynanan ve normal süresi 3-3 biten ve penaltılarla İngiltere’nin kazandığı yarı final müsabakası dahil olmak üzere 3 müsabakada görev almıştır. 2009-10 sezonunda Fulham ile Hamburg arasında oynanan Avrupa Ligi yarı final rövanş maçını yönetmiştir.

Ukrayna'ya Türk zehri

Geride bıraktığımız sezonda ise Şampiyonlar Ligi yarı finalinde Barcelona-Chelsea maçında görev almış olan Cüneyt Çakır, EURO 2012’de ilk maçında D Grubu’nda Ukrayna ile İsveç’in maçını yönetecek.

Yalnız, bu atama biraz ilginç. Zira bildiğiniz gibi geçtiğimiz günlerde Almanya'da Ukrayna ile Türkiye maç yapmış, maç 2-0 Ukrayna'nın mağlubiyetiyle sonuçlanmıştı. Ve Ukraynalılar on futbolcularının yenilen yemekten zehirlendiğini söylemiş, uluslararası gazetelere isyan etmişlerdi.

Bakalım "Türk zehri" Ukrayna için devam edecek mi?

9 Haziran 2012 Cumartesi

Sivil İtaatsizliğin Futbola Tezahürü


VIVA Dünya Kupası'nı çoğunuz en az bir kez duymuşsunuzdur... Siyasi olarak durumu sıkıntılı olan ve haliyle UEFA tarafından "milli" takımları tanınmayan ülkelerin Dünya Kupası.

Bu sezon beşinci kez düzenlenen kupayı şimdiye dek en çok kazanan ülke, İtalya'nın kuzey bölgesini temsilen "Padanya". Tam dört kez bu kupayı müzesine taşıyan yeşil beyazlılar bu sene kupaya katılmadı.

Kurallara göre bir önceki kupanın şampiyonunun "evinde" düzenlenen turnuva şimdiye dek çok sekteye uğramış. İlk defa 2006'da Oksitanya'da (Güney Fransa) düzenlenen kupayı müzesine götüren taraf, finalde Monako'yu (Monako Prensliği) 12-1 mağlup eden Samiler (Kuzey Kutup Dairesi'ndeki etnik bir grup) oluyor.

Sonraki kupa 2008'de tertipleniyor ve Samiler'de oynanıyor. Bu kupayı finalde Süryaniler'i 2-0 mağlup eden Padanya kazanıyor. Kendi ülkesinde düzenlenen 2009'daki kupayı da finalde Kürdistan Milli Takımı'nı 2-0 yenen Padanya, 2010'da Gozo'da düzenlenen kupada da finalde Kürdistan ile eşleşiyor ve bu kez 1-0 kazanarak kupayı müzesine götürüyor.

Bu yıl ise Kürdistan olarak anılan bölgede düzenlenen kupaya Darfur, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Raetia, Tamil İlam, Batı Sahra ve Zanzibar ilk kez; Kürdistan, Oksitanya, Provence dördüncü kez katıldı.

Bugün saat 18.00'da oynanacak olan finalde ise gerçek manada bir dünya dengeler savaşı yaşanacak. Finalin adı Kürdistan - K.K.T.C.

Maç Denge TV'den yayınlanacak.

8 Haziran 2012 Cuma

Beykoz'un Lanetli Sezonu


Geride bıraktığımız sezonda 104 yıllık tarihinde ilk kez amatör kümede mücadele eden Beykoz, ilk devresini 7 puanla kapattığı grupta ikinci devre mucizevi bir performans sergileyerek 21 puan toplamış ve kümede kalmak için play out oynamıştı.

Play-outta karşılaştığı Süper Amatör Lig takımı Alibeyköy’ü ilk beş dakikada bulduğu gollerle 2-0 yenerek önümüzdeki sezon Bölgesel Amatör’de mücadelesini sürdürmeye hak kazanan Türk futbolunun çınarlarından Beykoz’un yüzü o günden beri gülmedi.

Takımın son dört ayında futbol şube sorumluluğu görevini yürüten, Beykoz’un eski futbolcularından Günay Haznedaroğlu; play-out maçının sabahında evinde kalp krizi geçirip hayatını kaybetmiş, vefatı futbolculardan gizlenerek maç sonrası söylenmişti.

Bu haberin acısı geçmeden Beykoz’un 1990’lı yıllarda takım kaptanlığını yapmış olan, ilçede bir restoran işleten Kamil Uludağlı’nın vefatıyla bir daha sarsılan sarı siyahlılar, geçtiğimiz gün tribün gruplarının sevilen simalarından Sefa Kandemir’in ölümüyle sonuçlanan trafik kazası haberiyle iyice yıkıldı.

Kümede kalmış olmanın heyecanını bile yaşayamadan peş peşe cenazeler tertiplemek zorunda kalan sarı siyahlılarda, son bir ayda siyah renk daha güçlü hale geldi…

HABER: ALPER KAYA

Şanlıurfa Kongresine İktidar Damgası! -ÖZEL HABER-




Spor Toto 2. Lig’de şampiyon olarak Bank Asya 1. Lig’e yükselen Şanlıurfaspor’da sular durulmuyor. İlk sezonunda şampiyonluk tadan başkanın yönetimi bırakacağı haberiyle sarsılan yeşil sarılarda genel kongre öncesi polis baskını soğuk duş etkisi yarattı.

8 Haziran sabahı 7.30’da tesislere gelen emniyet güçleri, iki otobüs çevik kuvvet eşliğinde kulüpte arama yaptı ve yaklaşık üç saat sonra bilgi vermeden tesislerden ayrıldı. Bu gelişmeler ışığında 9 Haziran’da kongre yapacak olan Şanlıurfa Yönetim Kurulu yaşananlara anlam veremediklerini ve operasyonun zamanlanmasının kamuoyu vicdanına bıraktıklarını ifade etti.

AK PARTİ'DEN BASKILAR

Ancak yakından bakıldığında zamanlama çok da anlamsız değil. Zira kulislerde, mevcut başkan Kemal Saraçoğlu’nun halihazırda ilk sezonunda şampiyonluk tatmışken kulübü bırakma yönündeki ısrarının ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI Faruk Çelik’in baskılarından kaynaklandığı konuşuluyordu.

Kemal Saraçoğlu, geçtiğimiz haftalarda yönetimi bırakarak kongrede aday olmayacağını açıklamıştı. Bunun üzerine Bakan Faruk Çelik’in talimatıyla işadamı Fethi Şimşek içinde İbrahim Tatlıses’ten eski milletvekili Faruk Bayrak’a kadar tanınmış simalardan oluşan bir listeyle seçime gireceğini söyleyince Kemal Saraçoğlu jet bir bildiriyle seçime girme kararı aldığını belirtmiş; aradan bir gün geçmeden Fethi Şimşek bir basın açıklaması düzenleyerek Şanlıurfa yönetimine aday olmaktan vazgeçtiğini söylemişti.

Kulübe yapılan polis baskınının Fethi Şimşek’in adaylıktan çekilme açıklamasından on saat sonra oluşu, manidar görünüyor.

SAVCILIK: ZİMMET SUÇLAMASI VAR

Sıcak gelişmeler sonrasında Şanlıurfa savcılığına ulaşan yöneticiler şok edici bir yanıtla karşılaştı. Savcılık, yönetimden iki kişinin zimmete para geçirme suçuyla ilgili şikayetlerinin alındığını ve araştırmanın bu yüzden yapıldığını belirtti.

HABER - ALPER KAYA

7 Haziran 2012 Perşembe

Ders: Şampiyonluk


Süper Lig'de Galatasaray çatısı altında sıkça dile getirilen lise - kulüp ilişkisi alt liglerde bir kulüp tarafından farklı bir boyuta taşınmış durumda.

Bölgesel Amatör Lig'de final maçında Zara Belediyespor'u 2-0 yenerek önümüzdeki sezon Erzincan'ı profesyonel liglerde temsil edecek olan tek kulüp olan Refahiyespor'un kadrosuna Fatih Anadolu Teknik Lisesi damgası!

Kadrosunun büyük çoğunluğu Erzincan doğumlu futbolculardan oluşan, Erzincanspor haricinde profesyonel liglerde boy gösterecek olan tek bölge takımı Refahiyespor'u şampiyonluğa taşıyan kadro ağırlıklı olarak ilk lisansını Fatih Anadolu Teknik Lisesispor'da almış futbolculardan oluşuyor.

Takımın as kadrosundan 10 futbolcunun futbola ilk başladığı veya amatör kulüp lisansı çıkarttığı adres, Fatih Lisesi'nin spor kulübü! Emre Bedir, Gökhan Kurutaş, Hakan Doğan, Kemal Çukadar, Mehmet Özden, Muhammed Özer, Okan Akdeniz, Selçuk Doğan, Vedat Çalık ve Yunus Yeşiltaş; Refahiyespor öncesi kariyerlerinde lise takımı olan oyuncular...

Refahiyespor daha önce 2009-2010 sezonunda terfi maçları için finale kalmış; finalde Erzincanspor'a 4-0 kaybederek belki de profesyonel lige giden yolu kapatmıştı. Geçtiğimiz sezon ise Bölgesel Amatör Lig'e yükselme maçında Erzincan'ı bu kez 3-2 yenerek Süper Amatör'de şampiyonluğunu ilan etmişti. Bu sezon yaşadığı şampiyonlukla peş peşe iki sezon aynı başarıyı göstermiş oldu.

HABER: ALPER KAYA